alışverişsiz çıkışta yaşanan hırsızlık psikolojisi

• (bkz: paranoid parrot)
• kapının oraya konan cihazlı mekanlarda çıkış daha kolay olsa da, cihazın olmadığı a101 diasa gibi küçük marketlerde, iki kasanın tam ortasından elini kolunu sallayarak çıkmak daha bir huzursuzluk verici. "abi valla bi ürün fiyatına baktım çıkıyom" gibi savunma içerikli bi şeyler deme ihtiyacı duyuyor insan o anda.
• kasiyerle gözgöze gelmeden atlatılabilir.
• özellikle carrefour vb. marketlerde kasa çıkışında çantanızda taşıdığınız kozmetik ürünlerin ötmesi ile daha da insanı dumur eden histir.
• bir urun aradim ama burada yokmus mimigini, jestini verebiliyor muyum acaba hissi vardir ta derinlerde bir yerde.
• benden intikam almak isteyen birileri aynı filmlerdeki gibi cebime ürün sokmuşsa korkusudur.
• kafada bere ya da şapka varsa daha da bir şiddetli hissedilir bu psikoloji. her nedense hırsız kavramı çoğunlukla bereli ya da şapkalı insanla özdeşleştirilir marketlerin güvenliklerinde.
  
  ''ulan hırsıza da benziyorum haaa'' psikolojisi ile yavaş adımlarla marketten çıkılır, mümkünse telefon karıştırılır, hatta marketin önünde birileri aranarak: ''bak gördünüz mü, bir şey çalmış olsam marketin önünde telefonla konuşmazdım'' mesajı verilir.
  
  ne manyaklıktır.
• 5 kelimelik gerilim filmi amk. rahat olayım, doğal davranayım da güvenliğin dikkatini çekmeyeyim diye düşünürken daha beter paniklersin. elde poşet, sırtta çanta falan olduğunda sırf bu hissi yaşamamak için ihtiyacım olmayan şeyler aldığım olmuştur:m