• velvet darkness they fear albumunde bulunan theatre of tragedy sarkisi. inanilmazdir bile derim hatta. daha gir$inde ba$lar mukemmel atmosfer.
  • hist! - the sonorous orchestral ambience and the arabesque-stanc'd ballerina,
    her wee feel in an alacritic maelstrom-twirl,
    and the dust-hurl with her tears blendeth - egad! this quagmire;
    pasteth her unaptly apt feet to the stage;
    like the wither'd rose of the luciferous eden
    by the mummer'd masquerader espied vigilly and mockingly,
    his behesting visage, tho' ruddily mummmer'd 'tis -
    embower'd and eddying oft and eft gloam by gloam,
    her sweetness ne'er cloy - further! further! -
    his scratching and dallying hollow-heartéd eyes
    her breasts and vestal heart caress,
    and like the dove and bird of prey leapeth she aerily,
    whileas the orchestra playeth on travailingly;
    his one and sole swath
    with the pizzicato'd ensemble blendeth -
    and her umbral foetal scream -
    as the song climaxeth
    and slowly dieth
    away...
  • sonlara doğru raymond rohonyi nin "and like the dove" diyerek başladığı brutal vocal insanı berserk hatta summon archdevil yaptıracak kapasitededir.öyle de bir şarkıdır yani.
  • her dinlediğimde eski tot'yi özlediğim, az biraz siren'ı anımsatan en başarılı tot* parçalarından*** biri...
  • şarkının orta kısımlarına doğru öne çıkan piyano melodisi de unutulmamalıdır ve sonrasında giren vocal iyice çileden çıkarır insanı
  • beni çocukluğuma götüren parçadır kendisi. bazen kitap okurken bi şeyler tıngırdasın isterim. bunun için genelde azam ali tercihimdir. ama karşıma velvet darkness they fear albümü çıkınca bi tebessüm edip tıkladım ve çalmaya başladı. albüm baştan aşağı çok güzel olmasına karşın bu giriyi bana yazdıran bu parça oldu. parça özellikle 4:20'den sonra kopup gidiyor. 5:40'dan sonrası ise iyice alıyor kendisine.
    kitabı bırakıp kulaklığı takıp ilgili bölümü defalarca dinledim. karlara basa basa kulağımda bu parçayla bir başıma kuş uçmaz kervan geçmez yerlerde gezdiğim o 19 yaşlarımdaki halim geldi aklıma.

    kıymeti pek bilinmese de benim için asla eskimeyecek bir albümün en güzel parçalarından biridir.

    ek: tevafuk odur ki gene anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez yerlerinden birinde eski bir dostla buluşmuş oldum.
hesabın var mı? giriş yap