hesabın var mı? giriş yap

  • ben çoçukluğumdan beri hep bir abim olsun isterdim, dertleşebileceğim, akıl danışacağım, sırtımı yaslayabileceğim bir abi. işte bu dingili tanıdıktan sonra vazgeçtim amk. iyi ki abim falan yokmuş lan, ya o da bunun gibi olsaydı? evlerden ırak ya töbeler olsun.

  • ev sahibi takımın yönetim kurulu yok. kongrede devrildi. seçime gidiyor.

    deplasman takımının yönetim kurulu yok. istifa etti. seçime gidiyor.

    maçı yönetecek hakemin bağlı olduğu kurul istifa etti. haftaya atanacak hakemleri kim atayacak, belli değil.

    ligi organize eden federasyonun başkanı istifa etti. kongre ne zaman, adaylar kim belirsiz.

    sahada hakem auta giden topa gol verse, itiraz edecek taraf yok, itirazın muhatabı kurul yok, başında federasyon yok.

    sonra diyorsun ki, bu yayıncı kuruluş ihalesi neden bir türlü son bulamadı? neden bu kadar az para veriliyor? bence kim para verdiyse kabul etsinler. gerisini düşünmesinler.

  • ihracat yapanlara, üretenlere geçmiş olsun,
    10 yıllık fabrikaları yeniden açıp 300 fabrika açtık diye gezersiniz.

    1 tane dost ülke kalmadı inadınızdan, kibrinizden, hırsınızdan.
    20 yıldır bu ülkede şöyle coşkuyla, adam gibi milli bayram kutlayamadık,
    kulağı rahatsızlanır, ateşi yükselir, sağanak yağmur var derler, pandemi var derler...
    havalimanında daha 2 gün önce suudi arabistan milli gününü kutluyordunuz afişlerle.

  • patron'un yeni solo albümü. otobiyografisi born to run ve (bkz: springsteen on broadway) ile kendini belli eden "unumu eledim eleğimi astım ve olgunluk dönemi eserleri veriyorum artık" döneminin en yeni ürünü diyebiliriz. albümün sesörgüsü de bu hissiyat doğrultusunda sakin, bilge ve olgun tınlıyor. biraz da 2006 tarihli magic'e benzettim yaylıların sık kullanımı nedeniyle (ancak magic, bush döneminin karanlığı nedeniyle daha politik ve sert bir albümdü). western stars, tucson train ve there goes my miracle ilk dinleyişte dikkati çekenler. açıkçası the river box seti, broadway şovu ve otobiyografisi nedeniyle bu aralar springsteen'e doymuştum, bana verebileceği yeni bir şeyler olduğundan da şüpheliydim ama western stars tüm bu şüpheleri yaktı geçti. leziz bir albüm tam anlamıyla.

    ayrıca kendisinin devils and dust'tan sonra çıkardığı ilk solo lp yanılmıyorsam. arkasında e street band yok yani. kendisi kısa süre içinde yeni bir e street band albümü yazacağını ve 2020 için bir turne planladıklarını söylemiş bir röportajında. artık iyice güçten düşene kadar devam edecektir. zira kendisi moruklayana, iyice yaşlanana kadar devam etmek istediğini sıklıkla belirtiyor.

    edit: bir iki cümle ekledim.

  • ne kadar ileri gidebileceklerini merak ediyorum. sabah erken kalkıp, işe gitmeden biraz tenis oynayan, sonra duşunu alan insanlar var. o arada fırınlar da açılmış oluyor (!) taze ekmekle kahvaltısını ediyor, kahvaltı sonrası biraz gazete keyfi, sonra iş. ve bunu yapanlar öle ne yaptığını bilmeyen insanlar değil. misal, ne kadar ölçüdür bilmiyorum ama, aralarında ünlü holdinglerin üst düzey yöneticileri de var.

    yanlış anlamayın, yargılamıyorum, her konuda kendimi kaynak eser zannetmiyorum. ama iddiam odur ki bu kadarı artık sabah insanı olmak falan değil. ne sabahı yahu? hangi sabah? bir önceki günün insanı bunlar.

  • sırf sevgilim beni deniyor sanıp kaç tane kadını sert bir şekilde geri çevirmişliğim var. çok sonra anladım aslında hepsinin gerçek kadınlar olduğunu..