hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi

  • şlsdşlasşdlşasdlsd

    oğlum böyle fanteziler aslında var, videolarda filan denk geliyoruz. ama şöyle bir cümle türkiye'de kurulur "ben size kendi kafanıza göre hareket etmeyeceksiniz demedim mi?" en son askerde bölük komutanı revirciyi böyle dövmüştü.

    o kız değil kıdemli üsteğmen hacı.

  • mesela antik yunan'a gidiyorsun boyle pisagor, menelaus, hipotenus falan tum geometriciler toplanmis homeros'ta orda jose mourinho gibi elinde kagit ve kalem. ve sen gidip "abiler size bi teknoloji anlatayim super! biz pi'yi 3 aliyoruz daha kolay islem yapiyoruz boylece" desen sonra arsimet orda bagirsa "serefsizim aklima gelmisti" dese ve tum medeniyet pi'yi 3 alsaydi ne eglenceli olurdu gunumuz dunyasi. butun binalar falan egri bugru acayip sekilli salvador dali tablosu gibi bi dunya ne guzel olurdu.

  • şu an evli olmamı sağlayan 7 sene önceki davranış. tabii yüz yüze cesaret edemediğimden sms yolu ile
    hatırladığım kadarıyla;

    - uzun süredir beni bu kadar heyecanlandıran kimse olmamıştı, sence bunun adı ne? cilekli sut
    yaklaşık 2-2,5 saat ses seda çıkmaz? ben sms attığıma bin pişman, aklımdan bir sürü şey geçerken
    - nasıl inanacağım sizin olduğunuza? tatile nereye gitmiştiniz? (çok garanticidir de kocam, inanmaz ben olduğuma, müdürünün onu sevindirmek için attığı bir sms sanır)
    - erdek (bu ne biçim adam ya, şaka mı?)
    - beni de uzun zamandır kimse bu kadar heyecanlandırmamıştı, bu mesajın gerçek olduğuna ancak yarın servise bindiğinde göz göze geldiğimiz zaman inanacağım.

    hala hayatta yaptığım en doğru şeylerden biri olduğunu düşünüyorum. sürekli gelen mesajlar üzerine edit: kimilerine bir cesaret örneği oldu bu entry, kimileri imrendiğini ama olumsuz geri dönüşten korktuğunu söyledi kimileri de inanamadı bu duruna nedense. 3 gün önce 12. evlilik yıldönümümüzdü, eşim ve kızımızla birlikte kutladık.tabii ki her şey her zaman güllük gülistanlık olmuyor, tartışmalar, kırgınlıklar, küslükler... ama bütüne baktığımda sevgi her şeyin üstünde. siz de kalbinizin sesini dinleyin gençler..

  • - hangisinden kullanayım abi? head&shoulders, clear men, pantene filan var
    + amk hepsinin içine doldurduğun ipek şampuan değil mi?

  • henüz açıklanan ön rapora göre; 36k feetten 38k feet'e tırmanma esnasında iki pilotun önlerindeki airspeed bilgisinde fark oluşması ve neredeyse aynı anda bir overspeed ikazının alınması ve otopilotun devreden çıkması, olayın karmaşıklaşması, bunları müteakiben uçağın stall denilen duruma girmesi ve bu durumdan çıkılamaması nedeniyle oluştuğu düşünülen kazadır.

    olayın özeti:

    uçak dubai'den kalkıyor. saat 13.29'da iran hava sahasına girip tahran'daki hava trafik kontrolörü ile iletişime başlıyor ve önceden planlandığı gibi 36 bin feet irtifaya çıkıyor. saat 14.32'de 38 bin feete çıkış için hava trafik kontrolöründen izin istiyor ve bu seviyeye tırmanmaya başlıyor. ancak bu yüksekliğe çıkamadan yeniden kontrolörü arıyorlar ve uçakta bir sorun oluştuğunu, 37 bin feete inmeleri gerektiğini söylüyorlar. bu noktada iki pilotun önündeki hava hızları arasında fark oluşuyor, otopilot devreden çıkıyor. stall yaşanıyor ve hızlı bir şekilde irtifa kaybediyorlar. olayın başlangıcından yaklaşık 5 dakika sonra motorlar duruyor ve akabinde kaza gerçekleşiyor.

    raporun satırbaşları şöyle:

    - hava şartlarında ciddi bir sorun yok.

    - her iki pilotun sağlık durumları uçuşa engel oluşturmuyor ve aldıkları eğitimlerde sorun görünmüyor.

    - uçağın bakımları düzgün yapılmış. hava hızını gösteren sistemin en son bakımları; 17 mayıs 2017'de malta'da (functional check yani çalışma kontrolü olarak) ve 23 haziran 2016'da (detaylı bakım) olarak yerine getirilmiş.

    - iki airspeed bilgisinde fark oluşuyor.

    - o anda overspeed ikazi geliyor.

    - hız farkı görülüyor. cross check yapılmadan (yani uçağı doğru airspeed'e ayarlamadan) gaz kolu geri çekiliyor ve akabinde sürat stall hızına geliyor.

    - uçak stall'a girip irtifa kaybediyor. bu noktadan sonra tayyare seri şekilde pitch ve roll hareketleri yapmaya başlıyor.

    - ekip olayı çözmeye çalışırken 31.5k feette önce 2 no'lu motor 30k feette 1 no'lu motor duruyor (full power loss, çok sakat bir durum. motor gücü yoksa stalldan çıkmak mümkün değil)

    - bu andan sonra uçağın tüm elektriği kesiliyor, fdr kayıt yapmayı bırakıyor. cvr 80 saniye kadar daha kayıt yapıyor. (fdr'ın kaydı kesmesi enteresan. normalde fdr ve cvr uçak jeneratöründen gelen elektriği kullanır. oradan elektrik gelmezse bataryadan gelen elektriği kullanır. burada fdr, motorlar susunca kapanan jeneratörlerin elektriği kesmesi sonucu kaydı durdurmuş. iranlılar böyle yazmış rapora. ama cvr kayda devam etmiş demek ki cvr bataryadan güç almış. acaba iranlılar elektrik kesilince fdr'a kayıt için bilgi yollayan sistemler kapandı o nedenle fdr'da kayıt yapmayı kesti mi demeye çalıştı ben rapordan tam anlayamadım orasını. raporda burası tam olarak şöyle anlatılmış: "engine power began to decrease on both sides until both engines flamed out in stall condition and fdr data was lost at this point due to powering off aircraft electric bus (electric bus kabaca güç hattı demek) which did not continue to receive power from engine generators. cvr recording continued for a further approximately 1 minute and 20 seconds on emergency electric bus by using electric power of aircraft battery.")

    - bundan sonra yere vuruncaya dek geçen birkaç dakikada neler yaşandığını asla bilemeyeceğiz.

    - uçak yere vuruncaya dek yapısal olarak bütün kalmış, havada parçalanmaya başlamamış. enkazın incelenmesi sonucu varılan netice bu.

    dakika dakika bakarsak durum şöyle gelişmiş:

    13:29 tc-trb, iranlı hava kontrolörü ile bağlantıya geçiyor ve önceden planlanmış 36 bin feet irtifaya çıkış izni alıyor.

    14:28:48 uçak 36 bin feette olduğunu doğruluyor, kontrolör de onaylıyor.

    14:32:17 pilot 38 bin feete tırmanma izni istiyor, kontrolör izni veriyor.

    14:33:15 tc-trb ile aynı rotada ama uçağın önünde olan olan thy'nin 575 numaralı seferi 36 bin feet irtifaya çıkma izni istiyor ve onayı müteakip o irtifaya tırmanıyor.

    14:34:37 tc-trb 37.900 feet civarında kontrolörü arıyor ve bir arıza gördüklerini söyleyip 37 bin feete inme izni istiyor. kontrolör henüz onay vermeden bu seviyeye doğru alçalmaya başlıyorlar. bu anda kontrolör izni veriyor. bu noktada uçağın 36 bin feette 390 knot olarak görünen hızı 37900 feette 316 knot'a inmiş olduğu radar ekranından görülüyor.

    14:35:36 uçak 34 bin feet irtifaya doğru inerken hızının 288 knot'a düştüğü görülüyor. pilot 34 bin feete alçaldıklarını söylüyor.

    14:37:53 uçak 34 bin feette de tutunamıyor ve kontrolör uçağa çağrı yapıp hangi irtifayı istediklerini soruyor. pilot yanıtlıyor ama yanıtı anlaşılamıyor. bu andan sonra uçak yapılan çağrılara yanıt vermemeye başlıyor.

    14:38:43 uçak hala irtifa ve hız kaybetmeye devam ediyor. kontrolör durumun normal olup olmadığını soruyor ama yanıt alamıyor. bundan sonra benzer şekilde çağrı yapıyorlar ama uçak yanıtlamıyor.

    14:39:48 kontrolör uçağın önünde olan thy575'e, tc-trb ile bağlantı kuramadığını, kendisine yardımcı olup olamayacağını soruyor. thy575'in pilotu doğrudan tc-trb'ye türkçe çağrıya başlıyor ancak yanıt alamıyor.

    14:40:58 tc-trb iranlı kontrolörün radar ekranından kayboluyor. kontrolör durumu thy575'e bildiriyor ve yeniden uçağa çağrı yapmasını istiyor. thy575'in pilotu defalarca uçağa sesleniyor ama yanıt alamıyor. sonunda pilot kontrolöre yanıt alamadığını ve uçağı en son kendi tcaslarında 6 bin feet altlarında hızlı bir şekilde irtifa kaybederken gördüklerini söylüyor.

    çok üzücü bir kaza. detayları okumak çok çok çok ızdırap verici. yani motorlar durduğunda uçağın burnu neredeyse 34 derece yukarıdaymış ve kontrolsüzce düşmekteymiş. neden airspeed farkı emercensisi uygulanmadı, neden stalldan çıkış emercensisi uygulanmadı?.. sorular çok.

    konu kadın pilot mevzusu değil. olayı oraya çekmek çok yanlış. ortada birkaç faktörün etkisi var. şöyle düşünün herşey normal giderken bir anda 2-3 tane alarm çalıyor, çok geçmeden kumanda kolları titremeye, uçak anormal şeyler yapmaya başlıyor. bu anda sorunu tespit edip düzeltici işlem uygulamak, kokpitte iletişimi sağlamak, arkada panikleyen insanları teskin etmek durumundasınız. biz dışarıdan bakıp "a bak irtifası yeterliymiş, ama şöyle yapsaymış, ama böyle etseymiş" diye rahat bir anımızda düşünüyoruz ancak o anda o baskı altında seri karar verip uygulamak cidden çok zor. o nedenle uçak kazalarının kadını erkeği olmaz. eleştiri yaparken bunu da akılda tutmakta fayda var. evet gerçekler ortaya çıksın, hatalardan ders alınsın buna kimse birşey demiyor ama olayı farklı boyuta taşıyıp "ama kadın bik bik bik..." demek de yanlış bana göre.

    edit: olayın kronolojisi eklendi.
    edit-2: olayın resmi raporu daha önceki entry'mde yazdığım gibi şu adreste. yalnız sitede mi sorun vardır nedir ulaşmak mümkün değil. ben vpn kullanarak girdim ve raporu indirebildim.

    şuna (bkz: #82147244) birkaç kelam etmek lazım.

    bak güzel kardeşim cahilsin, ayrıca saygısızsın. birincisi birgen air'de düşenlere keko diyemezsin. sana 5000 saat eğitim verelim, üzerine 5000 saat uçuralım, kalkışta unreliable airspeed (iki pilot önündeki hızların farklı olması) arızası yaşayan kocaman bir boeing 757'yi düşük irtifada içine girdiği stall'dan çıkaramazsın. çünkü hem irtifan yetmez, fizik denen bir durum var, hem de tecrüben yetersiz kalabilir. kalkışta yaşanacak en boktan arızalardan biridir unreliable airspeed çünkü o anda neye güveneceğini seçemezsin. tamamen refleks hareket etmen lazım. şunu diyebilirsin, birgen air kokpiti seri davranamadı eyvallah bu bir eleştiridir. ama keko diyemezsin. dünyanın en sağlam pilotlarını koy oraya %80'i düşer, geri kalanının da ne şekilde tayyareyi indireceği meçhuldür.

    gelmişsin buraya cahil cahil yazıyorsun, raporu okumadan insanları suçluyorsun daha arızayı anlamamışsın. bu kazada da asıl sorumluluk kimde belli tamam. buraya tek tek konuşmaları yazmıyorum, var raporda konuşmalar. yardımcı pilot klasik bir hava kuvveti eğitimi aldığını belli edercesine hemen çekliste sarılmış duruma müdahale etmek için. farkına varmış uçağın stall olduğunu. 3 defa çekliste başlamış bitirememiş. kaptana "neden burnu tutuyorsun, bırak burnu" demiş. dünyada stalldan çıkış prosedürü bellidir uçaktan uçağa minör farkeder; stall olunca burnu aşağı ver, gazı kökle, kanatlarını düz tut. zaten uçak aerodinamiği gereği stalldan çıkacak böyle. yardımcı pilot uyanmış mevzuya. ne bilip bilmeden insanları genelliyorsun yok dubai'den gelince hava atılacakmış yok işlerini bilmiyorlarmış!

    arkadaşım basiret bağlanması diye bir durum var havacılıkta. kaderin yazılmış, olmuyor, çıkamıyorsun dışarı. bu kokpit bunu yaşamış maalesef. o atmosferi bilmeden yazmayın böyle yaralayıcı ifadeler, ayıp oluyor. evet hatalar var evet ders alınması lazım. buna itirazımız yok. ama böyle dangır dungur da yazılmaz ayıptır, günahtır!

  • açılın o zaman bu konuda çok dertliyim.

    nedir abi bu yaz ürününü kışın yeme merakı. neden ben kışın biber dolması, kabak, patlıcan, taze fasülye falan yiyim ki; kışın da lahanayı ıspanağı, pırasayı yerim, mevsim dönünce yazın ne varsa onu yerim. olmaz mı öyle?

    ama olmuyoooor yok. ulan bizim dolabımız bomboş, derin dondurucumuz tıka basa dolu, sanki savaş çıkacakmış gibi ganimet saklıyor, taze fasulyeler, kızarmış patlıcanlar, domates püreleri, ya hu böğürtlenleri doldurmuş, vişneleri falan. bunları biz mevsiminde yemedik bu kadar çünkü annem onları hep dolaba atmaya alır, evde bir derin donduruculu dolabımız var bi de sadece derin dondurucu aldı kadın ya, mutfakta iki tane dolap var, akşama ne pişirdin desem, çok yorgundum kahvaltılık yiyin der kesin ama derin dondurucumuz full abi.

    bi de kadınlar arası derin dondurucu içi savaşları var, her muhabbette yakalıyorum sen ne attın ben ne attım, bak bamyayı şöyle yap da at çok güzel oluyor.

    istifçi pezemekler!

  • ekşi sözlük yazarlarının değil ekşi şeyler tırıvırı limited şirketinin vekili olan ve bunu altını çize çize yüzlerce kez söyleyen kanzuk nickli avukat, fatih altaylı'ya karşı yazarların değil şirketinin itibarını korumak için açtığı tazminat davasını kazandığını duyurduğunda etrafını sarıp mal mal alkış tutan zebralar.

    bu zebralar o kadar maldır ki; kanzuk onlara karşı sözlükte yazdıkları herhangi bir yazıdan dolayı, fatih altaylı, ahmetoğlu hasan veya mehmetoğlu hüseyin dava açtığında hiçbir şekilde ilgilenmeyeceğini söylediği halde hiçbir karar haklarının olmadığı bir şirketin davayı kazanmasından mutlu olurlar.

    bu zebralar o kadar maldır ki; yarın çok güçlü birileri avukat ordusuyla onları kişisel olarak dava ettiğinde ki, fatih altaylı yahut başka bir ekşi sözlük şikayetçisi son olanlardan ekşi şirketi yöneticilerinin onlara verdiği bu açık mesajı almadıysa tüm lafları haketmiş demektir, kapısına binbir türlü hukuki cihazla donanmış avukatlar dayandığında piç gibi ortada kalacağını anlamadan alkışlar durur başkasının davasını.

    bu zebralar o kadar maldır ki; kazanıldığı ilan olunan tazminat tutarının, çeşitli davalarla uğraşan sözlük yazarlarının masraflarını karşılamakta kullanılmak yerine bir hayır kurumuna bağışlanmasının, ekşi şeyler limited şirketinin kurumsal imajının parlatılması, medyada yerleşik fatih altaylı düşmanları sayesinde ekşi sözlük ve sahiplerinin reklamının yapılmasını amaçladığını bile anlamazlar.

    serdar-ı ekrem aslan kanzuk paşa sen az bile yapıyorsun bu mal zebralara.