hesabın var mı? giriş yap

  • 1925-1934 yılları arasında citroen tarafından reklam için kiralanmıştır. kulenin üzerine 250.000 ampul ile citroen yazılmış ve 1934 yılında citroen'in ilk iflasına kadar yerinde kalmıştır. video

    görsel - görsel - görsel

    citroen'in kurucusu her zaman bir pazarlama dehası olarak kabul edilmiştir. citroen, otomobil yarışlarına ve rallilere sponsor olan ilk otomobil şirketlerinden biridir. turistlere fabrika turları düzenleyip, fabrikalarının avrupa'nın en güzel otomobil fabrikası olduğunu anlatmışlardır. 1925'te andré citroën, eyfel kulesi'ni kiralamış ve 250.000 ampul kullanarak, citroën markasını kulenin üzerine işletmiştir.

    kule üzerindeki citroen yazısı, şirket 1934'te iflas edene kadar yerinde durmuştur. (belki de yüksek elektrik faturaları yüzünden iflas etmiştir) şirket, iflasından bir ay sonra, fransız hükümetinin talebi üzerine en büyük yatırımcısı michelin tarafından kurtarılmış, başkanlık görevi pierre michelin tarafından devralınmıştır.

    30 metre yüksekliğindeki harfleri yapmak için toplam 250.000 ampul ve 600 kilometre elektrik kablosu kullanılmıştır. bu reklam girişimi, guinness rekorlar kitabı'na "dünyanın en büyük reklamı" olarak girmiştir. aydınlatmalar o kadar parlaktı ki atlantik aşırı ilk uçuşu tek başına gerçekleştiren amerikalı havacı charles lindbergh, karaya inerken kuleyi işaret feneri olarak kullanmıştır.

    kaynak

  • yakışıklı erkeklere gelen arkadaşlık istekleri:

    - pelin
    - selin
    - buse

    bana gelen arkadaşlık istekleri:

    - günahkar sokakların tövbekar kızı
    - cemaati döven girl
    - vefasız alemin yorgun bacısı

    yazıklar olsun....

  • bugun salkım domates alırken yükte hafif çeksin diye saplarini kopardim. artik ben de ev ekonomisinden anlamaya basliyorum galiba. domatesin 4.5 lira olduğu bir dünyada cocugumu aç komaktan korkuyom. burcumu degistirsem faydası olur mu acaba?

  • iran'da olan taarruf kültürü ilk gittiğiniz zaman küçük bir şok yaşatır.
    mağazaya girip alışveriş yapıyorsunuz, parayı uzatınca almak istemiyorlar, illaki ısrar edeceksiniz.
    "gabele şoma ru nedare" diyorlar hep. yani aldığınız ürün size layık değil, para vermeyin gibisinden. tabii bunu nezaketen söylüyorlar, sizin parayı almaları için ısrar etmeniz gerekiyor.
    her seferinde bunu yapmak çok yorucu oluyor.
    sarraf bile para bozarken bu cümleyi kuruyor.
    sürekli maruz kalınca insan, içinden "tamam bana layık değil madem ver paramı" demek istiyor.
    bu taaruf kültürü her alanda çok yaygın. birbirini abartılı övmeler, yemek için ısrar etmeler.

  • j burger!!!! bir arkadaşım yönlendirmesi ile ilk defa gittiğim ve o günden beri yaşadığım pişmanlığımı atlatamadığım mekan. keşke daha çok yiyebilseydim.

    şimdi amma abarttın diyenler olursa, özgünlüğe aç bir insan olarak, artık basma kalıp hamburger yapan mekanlardan bıktığım için dışarıya çıktığımda yiyecek olarak hamburgeri tercih etmem. ancak damak tadına güvendiğim bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine bir şekilde gittiğim mekan.

    öncelikle her soruma sabırla cevap verdikleri için personele teşekkür ederim. gerçekten müşteriye karşı nasıl nezaket göstereceklerini ve nasıl satış yapacaklarını çok iyi biliyorlar.

    hamburgerlerinde kullandıkları ketçap, mayonez ve diğer sosları kendileri yapıyorlar. her tadına bakışınızda farklı derinlikler buluyorsunuz ve bu da yemeğin çekiciliğini arttırıyor.

    acak belki ketçapı daha kıvamlı yapsalardı diye düşünmedim değil!!!

    hamburger ekmekleri anladığım kadarıyla dışarıda anlaştıkları bir fırından kendi reçeteleri ile yapılıyor. ekmekler her zaman taze ve tat olarak baskın değil.

    peyniri kullanış şekilleri sevdim. ancak sanırım kaşar peyniri kullanıyorlar, bu tarz hamburgerlerde chedarı tercih ederim. chedar aroması ve kendi yağı ile kaşara göre daha farklı bir tat katıyor hamburger köftesine.

    şimdi adını hatırlamadığım ancak ekmeğin üstünde peynir ve domates sosu olan içi pastırmalı, bir köfte, bir bonfile li hamburgerinin büyük boyundan yedim. ilk defa hamburgeri çatalla yediğim için etrafımdan birparça çekindim ancak sonrasında sevisi yapan arkadaşa sorduğumda durumun çok normal olduğunu öğrendim.

    fiyat olarak; maalesef bizim ülkemizde nereye giderseniz gidin, farklı bir şey yediğiniz zaman fiyatlar hemen yükseliyor. j burger için de aynısı geçerli yediğim hamburger 24 tlydi yanlış hatırlamıyorsam. iki kişi, iki kola bir büyük bir küçük boy hamburger, ortaya bir patates kızartması 60 tl civarında ödedim. ha yanlış anlaşılma olmasın diğer yerlere bakınca parasını hak ettiği kesin.

  • fragmanından anlaşılacağı üzere iş adamıyla garson kızın arasındaki olayı anlatan dizi. yahu şu dizileri yapma demiyorum hobi olarak yapın ama türk kızını çok etkiliyorsunuz. böyle sosyal statü farkı içeren ilişkileri görüp özeniyorlar ondan sonra "acaba bi holding sahibine varır mıyım?" diye hayal kuruyorlar. sıfırın altında özgüvenleri birden tavan yapıyor. kezban hastalığı başlıyor, sonuç hüsran.

  • 'dıj güjler'in zayıf bir türkiye (hasta adam) için kimi desteklediğini görmek açısından olumlu bulduğum yorumdur. erdoğan gibisini bir daha bulamayacaklarının farkındalar... bu nedenle de vedalaşamıyorlar bir türlü...

  • oradan buradan aparma içeriklerine, ölüm tarihinizi tahmin ediyoruz testlerine, kazağının altında külot giyip elinde kahve tutan tumblr kızı gifiyle doldurulmuş "gerçek aşkı bulunca anlayacağınız şeyler" galerine filan razıyım, istedikleri kadar para kaldırsınlar umrum değil, bu ülkede en çok acun, seda bacı filan kazanıyor sonuçta, yeter ki şehitler üzerinden hit almak için yırtınmasınlar. bugün yüksekova saldırısıyla ilgili bir anketine bir de galerisine rastladım, bu kadar da kepazeleşilemez:

    "dağlıca'dan gelen kötü haberler sonrası sosyal medyada pkk saldırısında 10'un üzerinde askerin şehit olduğu bilgisi geldi ve ardından olaylar gelişti"
    demek olaylar gelişti? kaderimin yazıldığı gün dizisini, maçta yapılan taşkınlığı anlatıyor sanki. olaylar gelişmişmiş lan, vay amk.

    sonra üstüne bir de anket çakmışlar, tek eksiğimiz tamamlanmış: "dağlıca saldırısı'ndan sonra herkesin bir fikri var. peki sen ne düşünüyorsun?". birinin genital gölgesini düşünüyorum, dile getirmek istemiyorum. sen de olaya bu kadar üzülme onedio, kendini bu kadar paralama, hasta masta olursun mazallah, don renginizi tahmin ediyoruz testlerine geri dön.