ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türklere sorulan salak sorular
-
yer: budapeşte
mekan: iş sonrası gidilen bar
sene: 1990
dramatis personae: cs, irlandalı adam, ingiliz adam
ingiliz: ne işiniz var kıbrıs'ta?
cs: sizin irlanda'da ne işiniz varsa bizim de o işimiz var (bkz: hedef saptirma)
irlandalı: hop hop, bazılarımız istiyor ingilizleri
ingiliz: bak, gördün mü? sizi isteyen var mı kıbrıs'ta?
cs: nüfusun yaklaşık %30'u türk orada
irlandalı: ya aslında bu ingilizler irlanda'da olmasa daha iyi
ingiliz: niye? ne zararımız var size?
cs birasına geri döner... görev tamamlanmıştır...
iphone pil sağlığı
-
ya arkadaş anlamadığım birşey var ben neden 10, 15 bin verip aldığım telefonun şarjını şizofren gibi yüzde 20-80 arası tutmak için kendimi yıpratıyorum yada batarya ölmesin diye uğraşıyorum, çok afedersiniz ama öyle telefonun amk.
edit: canım arkadaşlarım lütfen entrymi beğenip favlamayın rica ediyorum, ben kendi işinde gücünde adamım, apple fanboylarıyla uğraşacak durumum yok. tamamen şahsi fikrimdi yazdıklarım.
zaten ülke olarak battığımız bok çukurunda debelenip duruyoruz. eğer ki bu telefona bu kadar para verecek durumun varsa bak keyfine kendini üzme her gün açıp açıp bakma pil sağlığım kaça düşmüş diye, gelip burda da ağlama boşver. ayrıca apple markasını da babasının malı gibi ölümüne savunanlara da anlam veremiyorum.
edit 10.09.22 : arkadaşlar i phone fiyatları inanılmaz duruma geldi, yeni çıkan phone 14 fiyatına 3 sene önce fiat punto almıştım. aklı olan insanlar phone alacağına ülkeden kaçmanın yollarını arar.
h&m'deki balmain izdihamı
-
piii reziller dediğim izdiham.
yalnız nurella da baya ön saflarda ne kadar erken geldiyse. ulan programda ayaklarım sakat diye ayağa kalkmıyorsun, şu hallere bak.
platoniğin aşırı umut veren sıradan davranışları
-
hiç bakmaması misal. ulan insan kazayla bakar, kafasını çevirirken bakar. ama yok. demek ki seviyor.
tarık akan
-
yine yanlış uzun gitti.
sevgilisiz yaşayabilen insan
yaran tatlı hayat diyalogları
-
bir yılbaşı partisinde,
yorgo: yeni yıla büyük ümitlerle giriyoruz.
ihsan yıldırım: hiiiç umitlenme yorgo efendi bu sene 8 tane yeni fırkateyn 10 tane de f-16 aldık.
dark (dizi)
-
almanların adeta amerikanlara "fantastik bir dizinin finali nasıl yapılır, bakın ve öğrenin" gibisinden ders verdiği muhteşem dizi.
--- spoiler ---
bazıları jonas ve martha'nın ana evrende kazaya sebep olacak bir paradoks yaratmasının diziyi daha etkileyici kılacağını iddia etmiş. kesinlikle katılmıyorum. böyle bir tercih hikayeyi oldukça anlamsız ve herhangi bir amaca hizmet etmeyen bir hale getirirdi. böyle bir tercihi muhtemelen amerikanlar sırf diziyi daha fazla uzatmak için yaparlardı ama alman disiplini kesinlikle böyle çocuksu fantezilere izin vermez. ne yalan söyleyeyim izlerken aklıma geldi hatta korktum böyle bir tercih yapacakları için ama neyse ki korktuğum başıma gelmedi.
yukarıda birisi zaten bu tercihin mantıksızlığını yazmış. kazaya sebep olmaları için en başta jonas ve martha'nın bulundukları evrenlerin olmaması gerekiyor. bir de böyle bir tercih, paradoksun ana evrene taşınmasına sebebiyet verirdi ve hikayeyi ucu bucaksız bir hale sokardı. muhtemelen 5-6 sezona yayılacak bir hikaye ortaya çıkardı ve en nihayetinde lost gibi boka saran bir finalle biterdi.
sonuçta bu bir dramatik kurgu ve 3 sezon boyunca bize anlatılan düğümlerin ve paradoksların mantıklı bir şekilde sonlanması gerekiyordu. şimdi tv dizileri için, hele ki bu tür fantastik paradoksların olduğu bir dizi için final kısmı çok önemlidir. çünkü bu tür dizilerde her zaman final akılda kalır. tatmin edici bir final yapamazsanız, seyirci sizi hiçbir zaman affetmez. dark bu konuda şüphesiz sınıfı yıldızlı pekiyi ile geçmeyi başarıyor. final bölümüne kadar artarak sıktığı o düğümü, tereyağdan kıl çeker gibi çözüyor adeta.
son olarak zaman yolcuğu konusunu genelde amerikanların popcorn bakış açısı ile izledik. dark sayesinde ise bu konuyu hem bilimsel hem de felsefi şekilde izleme fırsatı edindik. bir anlamda avrupalıların amerikanlara göre her duruma felsefi ve sorgulayıcı bakış açılarını görmüş olduk. umarım dark gibi hem seyir zevki yüksek hem de insanı düşünsel anlamda zorlayan, sorgulatan yapımları daha çok izleriz.
--- spoiler -—
psikoloğun söylediği unutulmayan sözler
-
boşanma kararımı aileme üzülecekleri için açıklayamadığımı söyleyince; “sen alt soyundan sorumlusun, üst soyundan değil... oğlun için bir rota belirleyelim, gerisi kendi başının çaresine baksın” demişti
seyfi dursunoğlu
-
erol evgin: asena'nın çocuksu bi yanı var.
s. dursunoğlu: evet, gerizekalı.
6 ocak 2016 kuzey kore depremi ve nükleer patlama
-
koskoca ülkeyi sikindirik bir adam yönetiyor. ne isterse yapıyor. biri gırtlağını sıksa hırtın hepsi rahatlayacak ama yok işte. nasıl bir akıl tutulması, nasıl bir öğrenilmiş çaresizlik lan bu?
edit: tanıdık geldi mi? *
sürekli kavga eden bir aile içinde büyümek
-
tutunacak bir dalınız, bir zihin eğlenceniz yoksa sosyopat, psikopat, ruh hastası, en hafif haliyle depresif bir yetişkin olmanıza sebep olacak durumdur. birbirini seven, birkaç küçük yüzeysel çatışma haricinde birbiriyle sorunu olmayan başka ebeveynleri gıpta ile izlersiniz.
kendi evinizde ise taraf tutmak, tarafların arasını yumuşatmak, veya kimse size çatmasın diye hayalet modunda yaşamak zorundasınızdır. hanenizde huzur bulmamanıza bağlı olarak iç huzurunuz da yoktur.
ben okumayla kurtuldum bu cendereden. -okumaktan kastım örgün öğretim değil, edebiyattır- okumayla ve yazmakla hayata tutundum. kimisi içkiyle tutunur, kimisi kumarla, kimisi kendini uçak moduna almakla, kimisi de kanla, cinayetle. ne olursa olsun kafada birkaç tahta hep eksik kalır.