hesabın var mı? giriş yap

  • 7.62mm çapında, 102 santim boyunda, şarjörle beslenen ve hava ile soğuyan, barut gazının geri tepmesi, irca yayının ileri itmesiyle yarı otomatik veya otomatik olarak atış yapabilen piyadenin temel muharebe silahıdır.

    edit: bu tanımda geçen irca kelimesinin yanlış, doğru kullanımının ise icra olduğu yönünde birçok mesaj aldım. irca “ rücu etmek, döndürmek, çevirmek, yerine geri getirmek” manasına gelen arapça kökenli bir sözcüktür. burada da bahsimize konu olan yayın tam olarak bu görevi ifa etmesinden mütevellit doğru kullanımı tabii olarak icra değil ircadır.

  • bu gün yeğenimle parka gittik.
    top oynarken köşede öylece oturan 5-6 yaşlarında bir çocukla göz göze geldim.
    isterse bize katılabileceğini söyledim ve çekingen bir şekilde katıldı.
    adını sordum, söylemedi.
    başka bir çocuk adının ahmet olduğunu söyledi sonra.
    biraz daha bize katılsın diye sürekli topu ahmet' e attım, sonra dilinin o güzel bağı çözüldü.
    yanımızdan bir süre ayrıldı.
    biraz sonra başka bir arkadaşı:" onun annesi öldü..bu yüzden sabahtan akşama kadar hep parka geliyor. "
    deyince sessizliğinin nedenini öğrenmiş oldum.

    en son biz giderken: " ben , yarın sabah da burdayım..hep burdayım ." dedi.

    küçücük bir çocuk..annesi yok, tüm gün parkta, hep parkta.

    yarın sabah ben de parktayım ahmet.
    hem de sadece seninle top oynamak için.

    güncel bilgi; ahmet ve ikizini bu gün parkta bulamadım zira yağmurlu havada haliyle parka gelmemişler..ama ben peşlerindeyim,bir de akşam şansımı deneyeceğim.

    son güncel bilgi; ahmet ve ikizine birkaç sürpriz hazırladım ama yağmurlu havalar sağolsun bir türlü yakalayamadım bu ikiliyi.

  • belki de gelir la bi gün.

    benimki geldi mesela. gitti bi gün, gelebilecek durumdaydı ama gelmedi çok uzun süre. ben de hiç gitmedim. o da gelmedi. çok zaman geçti, 8 yıldan biraz fazla.

    sonra bir şey oldu, ne olduğunu anlamadım. o da anlamamış.

    geliverdi. geldi değil, tam olarak geliverdi.

    o kadar yıllık susamışlık, o kadar zamanlık eksiklik. eve dönmüş gibi olduk, çook uzun bir seyahatten sonra kendi koltuğumuza uzanmış gibi. hani kendi evinin kaloriferi bile başka ısıtır ya, öyle.

    şimdi neden gelmedi diye sorgulayıp bok etmek de var her şeyi, koltuğa uzanıp o muhteşem sıcaklıkta ısınmak da.

    uzandık ısınıyoruz. dönüp baktığında gördüğün şey şaka gibi geliyor, inanamıyorsun, inanamadığına sevinip tekrar bakıyorsun.

    belki de gelir, mevzu, gelmiyorken zamanını nasıl geçirdiğinle ilgili. ya gelirse, ne anlatacaksın?

    beklerken öyle yaşa ki, dönüp geldiğinde gurur duysun seninle, anlatacak bir şeylerin olsun.

  • üniversiteden sevgilimle tanıştırınca şöyle demişti;

    - dersler nasıl gençler?! okulda aranızda okuma yarışı filan yapıyor musunuz ehehehe...

    (bkz: oo espri)

  • iki bin yirmi iki, nisan'da gelecek dizi için bazı bilgiler:

    * birinci ve ikinci sezonun planları çoktan bitti.
    * dizinin her biri on bölümden oluşan beş sezonla tamamlanması kararlaştırıldı.
    * her sezon arasında bir yıldan fazla boşluklarla yayınlanabilir, ancak bu hbo'nun kaçınmaya çalıştığı bir şey.
    * dizinin ilk sezonlarının bütçesi, game of thrones'un altıncı ve yedinci sezonlarının bütçelerine benziyor.
    * ilk sezonun ilk iki bölümünü miguel sapochnik yönetecek.
    * ilk sezonda büyük savaşlar olmayacak.
    * ikinci sezonun sezon finalinin miguel sapochnik tarafından yönetilen, birçok ejderhanın yer aldığı ve daha önce televizyonda hiç görülmemiş bir prodüksiyon ile devasa bir savaş etrafında olacağı söyleniyor.
    * george r.r. martin, kış rüzgarları'nı bitirdiği taktirde dizinin her sezonunda bir bölüm yazacağını söyledi.

    hikaye ve konu hakkında:

    * game of thrones'dan iki yüz yıl önce geçecek.
    * yapımcılar, serinin hikayesinin game of thrones'da sunulan orijinal hikaye kadar karmaşık olmasını istiyor. geçmiş olaylarla ( aegon'un fethi ve king jaehaerys saltanatı ) birçok bağlantı olacak ve seri boyunca birçok önemli geri dönüş gösterilmelidir.
    * başlangıçta, ilk sezonlarda, hikaye ateş ve kan'da ve prenses ile kraliçe ve serseri prens masallarında sunulan temel malzemeye çok sadık olmalı, ancak hikaye boyunca yeni olaylar ve unsurlar hikayeyi tamamlamak ve hayranlar arasında teorileri teşvik etmek için eklenmelidir.
    * ilk sezon siyasi çatışmalar etrafında olacak ve ejderhaların dansı'nın başlangıcına kadar kral viserys saltanatı'nın çürümesini ve siyahların ve yeşillerin taraflarının oluşumunu gösterecek.
    * ilk sezonda büyük savaşlar olmayacak.

    yapım ve prodüksiyon:

    * iki baş yaratıcıdan biri olan ve aynı zamanda dizinin senaristi olan ryan condal, george raymond richard martin'in padawanı konumunda. kendisi george r.r. martin'in tales of dunk and egg kitabını dizi yapmak istesede ejderhaların dansı'nda karar kılınmış.
    * diğer yaratıcı emmy ödüllü miguel sapochnik ise çok başarılı bir yönetmen. game of thrones'da çok beğenilen hardhome, battle of the bastards ve the winds of winter ve üç bölüm daha yönetti.
    * dizinin müziklerini ramin djawadi hazırlayacak.
    * kostüm tasarımını gravity, skyfall, children of men ve harry potter'un yapımlarını üstelenen jany temime üstlenecek.
    * production designer görevini children of men filminde çalışmış jim clay üstlenecek.
    * oyuncular ve ekibin *ingiliz akademisi film ödülleri'nde aday olmuş veya kazanmış insanlardan oluşmasına özen gösterilmiş.

  • kıyaslama;

    denize doğru > uzi'nin şimdiye dek yaptığı ve ölene kadar yapabileceği tüm şarkılar.

    ben bu adamı 25 sene önce de, iki ay önce de sahnede dinledim ve şunu söyleyebilirim ki enerjisinden gr eksilme yok adamın. dans eder, enstrüman çalar, dili vardır, yurt dışı görüsü muazzamdır ama her şeyden çok müzisyen kere müzisyendir. düşününce adamın 35 senelik sanat hayatında tek falsosu da yok.

    kendisi "kanka olunmak istenen ünlüler" listemin tepelerinde yer alan ender müzisyenlerdendir, hatta şimdi düşündüm de george michael ve david bowie ölünce en tepeye yerleşti sanırım.

    ömrü uzun olsun. herkesin de dediği üzere, yaptıkları nesiller sonra da elbet dinlenecektir.

  • havalimanı durağında jazz yapan siyahi bir aile oluyor sabahları, eğer denk gelirseniz bir dakikanızı ayırıp dinlemenizi tavsiye ederim. tüm gününüzün iyi geçeceğini garanti edebilirim.

    yozgat barlar sokağında bulunan durak özellikle cuma akşamları aşırı yoğun oluyor. über'i tercih etmenizi öneririm.

  • kırmızı ışıkta veya durakta yolcu alırken kafayı cama dayamanın imkansız olduğu otobüs markası. az sektirmedi kafamızı rolantide çalışırken.

  • aha

    zaytung haberi falan değil. 81 ilde sokağa çıkma yasağının olduğu bu ramazan bayramında hemde. hakikaten ağam bizimle eğleniy galiba.

    edit: yav bir de 'görevli milyonlarca kişi var cahiller' falan yazanlar var. yok milyarlarca kişi var... tövbe tövbe. normalde 100 bin kişi geçecekse köprüden şimdi 100 kişi bile geçmeyecek işte. hele ki şehirler arası otobanlar! 10 kişi bile geçmez. bu haberin kırmızı puntolu son dakika olarak verilmesi halkla resmen dalga geçmektir.