ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
deney yaparken anneannenin gazabına uğrayan çocuk
-
"sanırsın dünyada su kaynakları tükendi de başka su kalmadı ağzına sıçtığımın karısı seni ya..." albert einstein
tcg anadolu
-
tcg anadolu uçak gemisi midir?
hayır değildir. tcg anadolu, prototipi ispanyol juan carlos sınıfı savaş gemisi olan, dikey kalkış ve iniş yapabilen uçakların konuşlanabileceği çok maksatlı amfibi hücum gemisidir.
uçak gemisi değilse f-35'leri nasıl taşıyor
uçak taşıyabilen, uçakların iniş kalkış yapabildiği her gemi uçak gemisi değildir. uçak gemisi (aircraft carrier) olarak adlandırılan gemiler 30-100 arası uçak ve helikopter taşıyan ileri hava üsleridir. tcg anadolu ise 8-10 uçak taşıma kapasitesine sahip ve sadece uçak ve helikopter değil, araç ve gereçleri ile birlikte amfibi birlikleri de taşıyabiliyor. işte bu nedenle "çok maksatlı" diyoruz kendisine.
ama 8-10 uçak taşıyan uçak gemileri de var
evet bu tip "hafif" uçak gemileri de var ama az önce açıkladığım gibi sadece hava maksatlı görevler için kullanılıyor. yani tcg anadolu aslında bu tip uçak gemilerinden daha üstün konumda.
peki neden büyük uçak gemisi yapmadık?
birincisi, abd, rusya, fransa gibi ülkelerin sahip olduğu uçak gemilerinin inşa, bakım ve işletme maliyetleri çok yüksek. ikincisi, bizim deniz hak ve menfaatlerimiz onlarınkinden çok farklı. örnek verecek olursak, abd veya rusya okyanus ötesindeki suriye'ye hava operasyonu yapmak için 100 uçak taşıyan uçak gemilerini gönderebiliyor. yani hemen hemen bizim sipariş ettiğimiz f-35 sayısı kadar. ayrıca bir uçak gemisinin göreve yalnız başına gitmez, yanında onu koruyan savaş gemileri ve denizaltılardan oluşan konvoy olması gerekir. peki ülke olarak bu kadar uçak ve donanmayı ana karadan uzak tutmayı zorunlu kılan bir dış politikamız var mı? yok? tam tersine bölgesel anlamda güçlü olmak zorundayız. "çok maksatlı amfibi hücum gemisi" de tam bu ihtiyacı karşılıyor işte.
ha bir mucize olur da okyanus ötesinde harekat yapabilecek bir güç haline gelirsek, bütçemiz de karşılarsa, işte o zaman büyük uçak gemisi sahibi olabiliriz.
bize göre deprem 5.7 büyüklüğündedir
-
bir cemil çiçek sözüdür. kendisi kandilli rasathanesi müdürü mustafa erdik'in 5.9 büyüklüğünde diye açıkladığı deprem için "eksik bilgiler zaman zaman olabilir ama bize göre deprem 5.7 büyüklüğündedir” demiş.
bize göre...yahu depremin sana göresi mi olur? adam rasathane müdürü, bütün bilgiler ondan alınıyor, sen kimden aldın ki bilgiyi doğrusu bu diyebiliyorsun? hem de bize göre diyerek. pardon ama siz kimsiniz?
yarın başbakan simav'a gidip, "deprem 5.9 büyüklüğündedir dediler ama biz yılmadık, çalıştık depremi 5.7'ye indirdik. hayaldi gerçek oldu!!" derse valla şaşırmayacağım.
sanki enflasyon açıklanıyor arkadaş, bize göre 5.7'ymiş, vay anasını.
japonya bayrağını tasarlayan adam
-
üşengeçlikte libya bayrağını tasarlayan adama ilham kaynağı olmuştur ve çırak ustayı geçmiştir.
görsel
düzenleme : festina nickli arkadaşın uyarısı üzerine belirtmekte fayda var, bu bayrak 2011'e kadar kullanıldı.
güncelleme: uçan link
sarayburnu'na demirleyen nato gemileri
-
"uzun yıllar sonra nato ve batı ile olan ilişkilerimizin düzelmesi"
bir kahkaha attiktan sonra yazarin entrylerine bir goz attim.
(bkz: #56670632) tayyip icin "dünya'nın en güçlü siyasi lideri." seklinde yazmis.
boyle de bir nesil var amk. daha dun pikacu izlerken bugun dunya, siyaset falan konularina kafa yormaya baslamis.
neden entry silmektense hesap kapatmıyorsunuz
1990 yazı
-
beyoğlu'nda aziz nesin'e kitap imzalatmıştım o yaz.
(ertesi sene kadıköy'de yine imza günü vardı. sıraya girdim ve kitabı uzattım. adımı sordu, ben de "geçen sene de imzalatmıştım unuttunuz mu?" diye espri yaptım.
üstad "nasıl hatırlayayım, yüzlerce kişiye kitap imzalıyorum her sene?!!?" cevabıyla esprimi anlamadığını göstermişti. sanırım türkler'in %60'ının aptal olduğuna bu olay üzerine karar vermişti :// )
beyaz futbol
-
rasim ozan: burada 2 milli futbolcu, 1 milli hakem bir de milli sunucu var.
ahmet çakar: bir de milli troll.
:)
yılmaz güney'in kızı olmak hayatımı mahvetti
-
bir adam ile kızının ilişkisini kızından daha iyi bilip kızı hakkında ahkam kesebilecek adamlar da varmış, bunu da gösteren beyan.
her boku bilen ekşiciler vardı hep eyvallah da, bunun bu boyutlarda olabileceğini tahmin etmemiştim yahu.
-hayır o iyi bi babaydı tamam mı! bütün filmlerini izledim ben.
gezip tozmalarda 36 poz hakkı olunan zamanlar
-
filmin baş tarafındaki yanık bölümün geçilmesi amacıyla ilk bir kaç pozun çok da gerekli olmayan çekimlere harcandığı, film makarasının sonunda ise "hadi yaaaa!.. bitti!.." diye hüzünlere gark oldunduğu zamanlardı. geziye gidildiğinde yanına bir kaç makara fazladan boş film almaktı. başkalarının pozlarını çektiğinde kendine de kalsın diye fotoğrafçıya "kafa + 1 sayıda basılacak usta!.." diye tembihlendiği, manzara pozlarında ise bazı şaşkın fotoğrafçıların "ulen kafa yok ama iyisi mi iki tane basayım bundan..." diyerek hesabı şişirdiği günlerdi. okul gezilerinden sonra fotoğraflar dağıtılırken para toplama ya da para verme telaşıydı. önce birer tane örnek baskı alınıp daha sonra çoğalttırılırken, "ulen bu da falancanın filanca kuzeniymiş, nerden görecem herifi bir daha?!?" deyip sayıya dahil edilmediği, sonra da o falancanın "aaaa, kuzenim için yok mu?!?" diye arıza çıkarttığı bir dönemdi.
hey gidi hey.
yaran inci sözlük entry'leri
bir atatürk mitini daha yıkan tarihi belge
-
itilaf devletlerine karşı bölgede baş gösteren isyanları bastırması için gönderilen yüce atatürk isyanların başına geçerek anadolu'yu ingilizlere, fransızlara peşkeş çeken satılmış padişahı tahtından indirerek egemenliği bütün yurttaşlara eşit olarak dağıtmıştır.
eşeğe laf anlatmaya çalıştığım için tüm sözlük halkından ayrıca özür dilerim.
umberto d nickli arkadaşın mesajıyla gelen ekleme:
8. sınıf t.c. inkılap tarihi ders kitabı, çiğdem ataş, top yayıncılık, 2017, 42. sayfa
bari burada okuyun da öğrenin cahil çomar troller.