ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
python (programlama dili)
-
iki aylık macera geride kalmışken, python öğrenmek isteyenlere bir miktar yol göstermek farz oldu.
öncelikle ilk tavsiyem kesinlikle türkçe kaynaklardan ve uyduruk kitaplardan uzak durun! içeriği boş, copy/paste ile ortaya çıkmış uyduruk bilgilerle bir yere varmanız bir yana, python'dan soğuyacağınıza da eminim.
ingilizce kaynaklara yönelmekten başka çareniz yok, ki bu entry tam olarak nokta atışla size en iyi kaynakları göstermek için yazıldı.
python için en iyi başlangıç ve ileri düzey referans kitapları:
python essential reference, fourth edition
python in a nutshell a desktop quick reference, 3rd edition
apress the python quick syntax reference
oreilly learning python 5th
the practice of computing using python 2nd
python için en iyi object oriented programming kitaplar;
learning python powerful object-oriented programming, 5th
packt publishing mastering object-oriented python
python doğru kod yazma becerisi üzerine en iyi kitap;
writing idiomatic python
python gui için en iyi kitaplar;
introduction to python programming and developing gui applications with pyqt
rapid gui programming with python and qt
python hızlı söz dizimi öğrenek için kaynak;
beginners python cheat sheet
python için en iyi internet kaynakları;
online kurs
python tips
zetcode tutorials
python için favori kaynağım;
python notes for professionals
python öğrenmek için en iyi kurslar (video);
learn to program python course
intermediate python programming
python – intermediate and advanced features
python gui için en iyi kurs (video)
pyqt5 gui programming with python 3.6
yukarıda bahsi geçen kitapları pdf formatında indirmek için;
pdf deposu 1
pdf deposu 2
beni uğraştırma, tüm kitapları tek seferde indireyim diyenler şuraya tıklasınlar.
edit: düzeltme, ekleme vs.
yaran inci sözlük entry'leri
-
bazıları karın ağrıtandır.
başlık: dedem savaş çıktı diye apar topar köye gitti
dedeme dokunmatik telefon aldım, torunlarından birisi de telefona clash of clansı yüklemiş. otururken bildirim gelmiş köyünüze saldırı düzenleniyor diye, adam heyecanla apar topar ilk uçağa atlayıp köye gitti amk.
robin van persie
-
shaktar maçı esnasında spiker robin van persie ısınmaya başladı dedi, içim kıpır kıpır oldu.
sonrasında robin van persie fenerbahçe formasıyla oyuncu değişikliği için kenara geldi, heyecandan televizyon karşısında alkışlamaya başladım.
robin van persie 2 tane pozisyona girdi gol olmadı maç 0-0 bitti, ayağa kalktım playstation'ı kapatayım diye cihaza uzandım, baktım kapalıydı.
şaşırdım hayırlara vesile olsun dedim, yattım.
kaybedenler kulübü
-
-haftasonu naapıyosun?
-hiç işte standart sana geliyorum
-peki ben naapıyorum?
-bilmiyorum hiç evde olmuyosun
bugünkü bilgi ile 2000 yıl önce yaşamak
-
aq deniz kenarlarını parsellerdim başka ne yapacağım.
bugünkü eriştiğim bilgi bu demekki :(
ben tıp mensubu değilim benim alanım ekonomi
-
ben din mensubu sanıyordum. ekonomi ne alaka.
hayata dair iç burkan detaylar
-
adam otuzsekiz yıl önceki ilkokul öğretmenini parkta görünce utanarak yanına yaklaşır ve "hocam beni tanıdınız mı?" der. ihtiyar adam, ''hayır tanımadım'' der.
bunun üzerine adam:
''hocam beni nasıl tanımazsınız? ben ilkokul öğrenciniz mustafa. sınıfımızda bir arkadaşın saati kaybolmuştu, ben almıştım. siz de 'herkes kalksın ve ellerini tahtaya dayasın, arama yapacağım' demiştiniz. ben utanmış ve çok korkmuştum. sizin ve arkadaşlarımın yüzüne nasıl bakacağım diye soğuk terler döküyordum. sizden bir komut daha geldi, 'şimdi herkes gözlerini kapatsın.' ortalarda bir yerdeydim. aranma sırası bana gelmişti. saati cebimden sessizce almış, devamında aynı sessizik içinde son arkadaşa kadar aramayı sürdürmüştünüz. sonra bizi yerimize oturtup bana ve hiç kimseye hiçbir şey söylemeden saati sahibine vermiştiniz. büyüdükçe içimde büyüttüm bu davranışınızı. hocam ben şimdi elli yaşındayım. düşünüyorum da şu hayattaki en büyük dersi o gün sizden almışım. her aklıma gelişinde sarsıldım ve her aklıma gelişinde kendimi sizden kalan erdemin koruyucu gölgesinde hissettim.
çünkü 'utancı bilerek yaşamak korkunç, daha da korkuncu bilerek yaşatmaktır.'
der edip cansever. hocam işte siz bana o utancı yaşatmadınız. yaşasaydım unutur muydum doğrusu bilmiyorum ama beni utandırmamanızı hiç unutmadım hocam.
şimdi hatırladınız mı beni?''
ihtiyar öğretmen yanyana oturdukları banktaki öğrencisine yaklaşarak:
''o olayı ertesi gün ben de unutmuştum. şimdi sen anlatınca hatırladım. sizlere 'gözlerinizi kapatın' dediğimde ben de gözlerimi kapatmıştım. o yaştaki
her çocuğun düşebileceği yanılgıya düşen öğrencime karşı içimde bir yargı
oluşsun istememiştim. o sen miydin? bilmiyordum nasılsın?''
e. bulut'u görüntüleyen kişinin gözaltına alınması
-
niye ? çünkü devletin eksiğini oy verenlerine göstererek devleti müşkül duruma düşürdü. en ufak oy kaybına tahammülü yok tabi yönetenlerin.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
ege (5 yaş) anneannesinin evinin bahçesine tohum ekiyor.
anneanne: al bakalım ege, bu mısırları toprağa yerleştir, büyüyünce ben ektim dersin.
ege: vay canına hayatımda ilk defa bir şey ekiyorum!
anneanne: afferin sana çok güzel ektin, şimdi de şu karpuz çekirdeklerini ek bakalım.
ege: vay canına, hayatımda ilk defa ikinci bir şey ektim!
jandarmayı çileden çıkartan linççi karadenizli
-
karadenizli provakatörde hiç çekilmiyormuş ha. kürt provakatörler kapışır valla gıcıklık konusunda