şamar
-
şamar atmak,şamar yemek,şamarların altında ezilmek gibi türevlere konu olup; lügatta yenilen şamarlar oraninda kendine saglam bi yer edinmistir bilakis.
-
bi de lügatlarda yer eden nacizane sözü unutmamak gerekir "bugün attiğin şamarlar,yarin bi gün sana geri dönecektir.."
bilakis test edilip doğruluğu onaylanmıştır. -
kadıköy anadoluda yapılan işkencelerden(!) biridir*. sözkonusu şahıs, ortamda bulunanların hoşuna gitmeyecek birşeyler yapar. burada en çok gaz olan kişi "beyler x'e şamaaarr" diye bağırır. x kişisi kaçmaya çalışırken onu yakalayan 15 kişilik topluluk onu oracıkta domaltıp sırtına böğrüne yumruk tokat allah ne verirse vurmaya başlarlar. kişi bir daha böyle bir hataya düşmez..
(bkz: kadıköy anadolu yatılısı) -
fiilen gerceklestirilmesi el uzvu ile mumkundur. saplagin karsilasacagi yuzeye yasatilacak en kuvvetli tatmin, avucun tamamen acik ve parmaklarin birbirinden yeterince ayri olmasi ile vuku bulur.
-
yalnız okkalı değil, unutulmaz da olmalı.
-
(bkz: samar)
-
sırpça (dolayısıyla hırvatça ve boşnakça) ve bulgarca'da da aynı anlamda kullanılan sözcüktür.
-
"çocuklar, tüm umursamazlıklarıyla, babalarından bir şamar yiyene kadar, ellerini havuzun buzlu sularına daldırıp çıkarmaya devam ediyorlardı." amin maalouf - tanios kayası
(bkz: şaplak) -
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap