• kahvelerinin müptelası olduğum yeni nesil kahveci. tuck coffee olmasa da izmir'de yaşanırdı ama tuck coffee kuşkusuz izmir'i daha güzel yapan detaylardan.
  • artık çok kötü kahve yapan yer.
  • izmir'de gidilebilecek güzel kahvecilerden biri. filtre kahve dışında bir ürününü denemedim fakat kahvesi oldukça iyi diyebilirim. çoğunlukla taze demlenmiş oluyor. kokusu ve aroması benim damak tadıma göre çok yerinde. ekşi ya da sert kahve sevmiyorum. tuck bana aradığım lezzeti sağlıyor. aynı zamanda mekanlarının tasarımı da farklı. zincir kahvecilerin alışıldık sade konseptindense sokak tarzını uygulamışlar. pisuvarı dekorasyın malzemesi olarak kullanmışlar örneğin.
  • önceden sevdiğim fakat bugün itibariyle bir daha uğramayacağım kahveci.

    izmir optimum'daki dükkanlarına arada uğrar kahve içerdim. gide gele kahve kartımda 5 kutucuk da dolmuş. bir sonraki gidişimde ücretsiz kahve hakkım var.
    bugün uğradım filtre kahve istedim ve kartı uzattım. kasadaki tip bu kartların moralini bozduğunu söyledi. o halde kampanya yapmayın dedim. hepsini orada içsem olurmuş da başka yerde içip oradan alıyormuşum gibi şeyler söyledi. burada içtim deyince ben seni hatırlayamadım yeaa şeklinde cevap verdi.
    kurnaz esnaf kafasından mı tiksinsem siz diye hitap ettiğim halde sen demesinden mi bilemedim. bir bardak dümdüz kahve verecekler insanı bedavacı gibi hissettirmeye çalışıyorlar.
  • isminin fuck'tan gelmediği, dota'daki puck adlı hero'dan geldiğini söyledikleri kahve zinciri. panda olayı ise markanın farklı bir stratejisi.
  • ice americano ürününü beğendiğim kahveci.
  • aşırı kötü filtre kahve yapan yer. maalesef.
  • türk dota ligi'nin ana sponsoru. çok hoş bi hareket. izmir'de uğranılacak mekanlar listesine girdi :d
  • kahveye yeni bir soluk getiren, yeni bir imaj katan, birbirinden efsane milkshakeleri, tadı damaklarda kalan tatlılarıyla yeni nesil lezzet durağıdır.
  • filtre kahve konusunda çok başarısız bir kahveci. özellikle izmir'de dokuz eylül tınaztepe kampüsünde bulunan şubesindeki filtre kahveler bayağı leş.

    sosyal bilimler enstitüsü'nün dibinde olduğundan evrak teslimi için gittiğimizde şurada 5 dakika oturup soluklanalım, bir de kahve içeriz dedik. demez olaydık a.k! bütün gün ağzımdaki o iğrenç kahve tadı geçmedi.

    fiyatları da gereksiz şekilde pahalı. küçük boy sade filtre kahve 18 lira 25 kuruşmuş. kasada ödeme yaparken fiyatta bir anormallik olduğunu farketmiş olsam da o an boşluğuma geldi, kalsın o zaman diyemedim. 2 küçük bardak kahveye 36 lira 50 kuruş ödemiş oldum. sattıkları kahve beş para etmez olduğu için kahveyi içerken ödediğiniz para iyice içinize oturuyor.

    starbucks'ta bile küçük boy filtre kahve bu fiyattan daha ucuza satılıyordu, yanlış hatırlamıyorsam en son 14 lira falandı. tekrar zam geldiyse bilemem tabii.

    hayır yani serbest piyasadır bilmemne falan da okul kampüsünün içinde böyle fiyatlar bana biraz absürt geliyor. merkez kütüphanenin içindeki kafede tadı çok daha iyi olan bir kahve 4 liraya satın alınabiliyorken, az ötede 18 liraya kahve satılması pek mantıklı değil.
hesabın var mı? giriş yap