• birkaç tüyo vereyim nasıl yazılır diye merak edenlere;

    - önce türkçe dil bilgisi kurallarını öğrenin. dahi anlamındaki de'lerin ayrı yazılacağını, ve'den önce virgül konmayacağını bilin.

    - logo, başlık, spot, hakkında ve iletişim kısmı dahil bir sayfayı geçmemesine dikkat edin. bu da ortalama 300-500 kelimeye tekabül eder.

    - başlık ve spot önemli. spotta içerik ile ilgili kısa bir bilgi vererek başlayın. okuyucu haberin tamamını okumadan önce içeriğin ne olduğu hakkında fikir sahibi olsun.

    - bültenin yazım şekli gazete haberi gibi olmalı. nesnel bir dil kullanın ve gerçeklere odaklanın. uzun uzun tasvir yapacağınız yer burası değil.

    - bilgi bombardımanına da tutmayın tabii gazeteciyi ve okuyucuyu. bilimsel makale yazmıyorsunuz, kamuoyunu bilgilendiriyorsunuz.

    - sektör jargonundan uzak durun. okuyucu hiçbir şey bilmiyormuş gibi düşünün ve
    anlaşılır bir dil kullanın. gerekirse iki farklı bülten yazın; misal biri teknoloji dergilerine, biri de ulusal basına gönderilsin. teknoloji dergileri için jargon sorun olmayabilir ama söylediğiniz beş kelimenin üçü anlaşılmıyorsa haberinizin ulusal gazetelerde yayınlanma ihtimali çok düşük.

    - sürekli kendinizden/firmanızdan bahsetmeyin. içeriği önemli bir yere bağlayın. "bir yılda bir milyon cep telefonu sattık." deyip bırakmayın. bu satışın ülkeye sağladığı faydadan da bahsedin mesela. gündemi takip etmek bu konuda fazlasıyla kolaylık sağlayacaktır.

    - görsel önemli. çok fazla fotoğraf koymayın ama aydınlık, içerikle uyumlu ve mümkünse stok olmayan fotoğraflar tercih sebebi.

    yazdınız, harika oldu. ellerinize sağlık. şimdi yayınlanmasını istiyorsanız haftalar süren basın taramalarından sonra oluşturduğunuz basın listelerinden konu ile alakalı gazetecilere gönderebilirsiniz. gönderdikten sonra da hepsini tek tek arayıp "mailim elinize ulaştı mı?" diye taciz edebilirsiniz.
  • az önce ilk denememi yaptığım oldukçada hoşuma giden süslü, albenili reklam metni.
  • şirketlerin en şirret olduğu dakika golüdür.
  • bütün gün ve gece * telefonunuzun ötmesine ve arada önemli olanları kaçırmanıza neden olan, doğru içeriği doğru kişiye gönderdiğinizde çok faydalı olan, aksi halde bol bol küfür sarfına sebebiyet veren, eskinin fax yeninin email iletişim hareketi.
  • bazı geri kafalı patronlar için başarı ölçer. şirketlerinin halka ilişkiler departmanının* yada danışmanlık aldıkları ajansın hazırladığı bültenler dergilerde, gazetelerde kaç sayfa/sütun yer kaplamış diye bakıp, fazlalığına göre yüksek başarı puanı verirler. halbuki 100 kelimelik, tek sütunluk bir bülten bomba etkisi yaratıp şirkete inanılmaz bir itibar, sempati vs. kazandırabilirken, 500 kelimelik, 3 sütunluk bülten merak dahi uyandırmayabilir. önemli olan içeriktir çünkü.
  • basin aracılığıyla açıklama yapmak ve kamuoyunu bilgilendirmek isteyen herkesin fax marifetiyle gönderdiği açıklayıcı metinler.

    basın mensupları, genelde anlatım bozukluklariyla dolu olan bu metinleri düzeltmek için mesai harcamak zorunda kalırlar.

    hiç değiştirilmeden de kullanildigi olur. bu durum metni kaleme alanda "nasıl güzel yazmışım be, virgülüne bile dokunmamışlar" edası uyandırsa da böyle değildir. işi başından aşkın olan basın mensubu daha önemli işlerle ilgilenmektedir. budur...
  • adina calistiginiz sirketin haberinin yapilip basina gonderilmis haline denir. genellikle de usengec basin mensuplari hic degistirmeden bu sekilde basarlar.
  • ters çevrilip haber yapılması mubah olan şey.
  • en basit tanımıyla 5n 1k kuralının ilk paragraflarda yer aldığı kurumsal, bilgilendirici metinlerdir. publicity'nin en basit aracıdır aynı zamanda.
  • basın bülteni yayınlamak üzere tahsis edilmiş http://www.basinbultenlerim.com/'da kar amacı gütmeyen projeler için ücretsiz bülten yayını yapılıyor ama tüm sivil toplum örgütleri atağa geçerse ne yaparlar bilmem..
hesabın var mı? giriş yap