ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ebru polat'ın cam silmesi
-
full makyaj, fönlü saçlar ve bol dekolte içeren eylemdir.
bir bıkmadınız amk şu milleti salak yerine koymaktan.
kars almanları
-
trtnin yayınladığı duygusal öğeler barındıran bir belgeseldir.
bu kadar dürüst,çalışkan, hoşgörülü ve yardımsever bir aile olmalarına rağmen maddi olarak çektikleri zorluk, bu dünyanın adaletinin olmadığının bir göstergesi.
belgeseli şiddetle tavsiye ediyorum.
insanlar birbirine karşı saygılı ve sevgili olursa eğer, 2 dinin tek bir hanede doğal bir şekilde yaşanmasının hiçbir kötü yani olmadığını gösterdiler bize. resmen günümüz terörizmine, ayrılıklara, savaşlara cevap niteliğinde bir duruş sergilediler.
harikasınız. gerçekten harikasınız. sizden insanların öğrenmeleri gereken çok şey var. umarım en kısa zamanda maddi manevi yeterli tatmine ulaşırsınız.
ve son olarak bir youtube kullancısından alıntı
“almanya 3.5 milyon türke bakabiliyorken, türkiye tek bir almana bakamadı”
söyleyeceklerim bu kadar.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
(bir gün arabayla kreşten dönüyoruz)
ben- naaptınız bakiim bugün okulda(kreş)?
o- (3,5 yaşında..) hiçbişi....
(başka bir gün)
ben- naaptınız bakiim okulda bugün?
o- hiçbişi
(bir başka gün)
ben- ......... (sessizlik)
o- ........
ben- .........
o- baba!
ben- efendim oğlum?
o- bugün okulda naaptığımızı sormicak mısın?
ben- (sevinç, ilgi ve merakla) aaaa eveett... naaptınız okulda bugün?
o- hiçbişi...... hihohahahahaa......
ben-?!?!?!
yaran facebook durum güncellemeleri
-
halk tv yürüyen 10 kişi görse canlı yayına bağlıyor. halı sahadan eve dönmeye korkuyoruz amk.
down sendromlu çocukların canlandırdığı tablolar
-
''her insan bir sanat eseridir'' görüşünü en güzel şekilde destekleyen +1 farka sahip özel çocukların, tüm masumiyet ve güzellikleriyle can verdikleri ünlü ressamlara ait çocuk portreleri tabloları. eşsiz.
işte arnavut fotoğraf sanatçısı soela zani'nin, farklılıklara karşı saygılı ve bilinçli davranmamız gerektiği gerçeğinden yola çıkarak; arnavutluk down sendromu vakfı ile bir araya gelip, ortaya koyduğu fotoğraf projesinde kalp gözüyle baktığı vizöründen yansıttığı güzellikler:
the dancer ressam: pierre auguste renoir, küçük modelimiz irma.
master john heathcote ressam: thomas gainsborough, kızımız vanesa.
las meninas ressam: diego velasquez , canlandıran: belkısa.
the infant samuel ressam: joshua reynolds, miniğimiz: lela.
the fifer ressam: edouart manet , küçük abi flavio.
gabrielle arnault as a child ressam: louis-léopold boilly poz veren: iris.
boy and rabbit ressam: henry raeburn , model: emiljano.
master bunbury ressam: joshua reynolds, model: marvin.
child with dove - güvercinli kız ressam: pablo picasso, miniğimiz: eljana.
clara serena rubens ressam: peter paul rubens , küçük kız: belkısa.
harriet ann seale ressam: john hoppner, poz veren: vanesa
sister tone ressam: kol ıdromeno, kızımız: eta.
kaynak
teşekkür edit'i: değerli yazar @bu alemi bilmeyen imparator olamaz, gönderdiği nazik mesajla bazı linklerin yayından kaldırıldığını belirtti. bu durumdaki birkaç linki sildim ancak kaynakta bu görseller toplu halde bulunmaktadır. bilginize.
hülya avşar
-
kemal kılıçdaroğlu kendisi hakkında yalakadan sanatçı olmaz demiş. kendisi yalaka olmasaydı da sanatçı değildi zaten, orayı atlamış olsa gerek. hülya avşar da çıkmış demiş ki, kendi görüşüdür benim 31 yıllık sanat hayatımdan şüphem yok. 31 yıl öncesi 1983 yılıdır. hülya avşar'ın güzellik yarışmasında 1. seçildiği senedir. yani kendisi güzellik yarışmasında 1. olduğu andan itibaren sanatçıdır? vay arkadaş. kadın sanatçı doğmuş resmen. bana bir yabancı adam sorsa bu kadın necidir diye, cevap veremem lan. şarkıcı mı kendisi? sesi mi güzel? ses sanatçısı mı? aktris mi? yeminle 5 dakika düşünür, acun'un yanında kadrolu jüri cevabı veririm. bir de 31 yıllık sanat yaşantısı varmış. vay arkadaş, ne kadar kolay bu ülkede sanatçı olmak.
türkiye'de güzel kızların çok az olmasının sebebi
-
türkiye'de yakışıklı erkekler çok az olduğu içindir.
ne sandınız? baba-ana güzel ve yakışıklı olsun ki çocuk da öyle olsun.
gurme kılıklı yiyicilerden gına gelmesi
-
debe editi : bazı entrylerde görünce aklıma geldi, atladığım bir şey olmuş. bu yemekler için şehir ve hatta ülke dışından dahi geliyorlarmış. (!) bırak ülke, şehir ve ilçeyi, bir öte mahalleden bile gelinmez.
peşin edit : şimdi bazı arkadaşlar "bu insanlar zaten kendilerine gurme demiyor ya da gurme olmak gibi bir iddiaları yok." diyebilir ama videolarının başından sonuna kadar olan her anına bakarsanız "gurme gibi davranmaya çalıştıklarını" görebilirsiniz.
margarin, eritme tost peyniri ve tavuk sucuğundan yapılan tosta şifa(!), salça ve ayçiçeği yağından yapılan karışıma özel sos, tavuk döner, akciğer kavurma ya da şişe takılan her kıymaya* olağan üstü methiyeler dizip her seferinde "böylesi yok!" diyen bu insanlardan size de gına gelmedi mi? (liste uzadıkça uzayabilir, uzatmıyorum.) gurmesi (!) bir dert; yapanı&satıcısı bir dert. şaklabanlık ve soytarılıkların havada uçtuğu, zerre gerçeklik, samimiyet ve farkındalık içermeyen bu insanlar ve videolarından size de bıkkınlık gelmedi mi? adamlar her an ve her platformda karşınıza çıkıyor, her yeri öyle bir sarıp sarmalamışlar ki, hiçbir şekilde kaçışınız yok.
şimdi dikkat ederseniz bu videoların genelinde iki tema işleniyor. salaş mekan ve acımamız ve acındırmamız istenilen insanlar. salaş demek, "kirli, isli&paslı, hurda, leş, derme çatma, el arabası " vs. demek değil, şatafat ve gösterişten uzak demektir. ayrıca emek sömürüsü altında acımamız istenilen bazı insanların vergi vermedikleri ve sağlığımızla oynadıkları gerçeğini hiç dile getirmiyorum. bu insanlar ve mekanlar konusunda gerekli tedbirleri almayan bakanlıklar ve belediyeleri zaten allah'a havale ettik.
şimdi gelelim bu insanların yaptığı en büyük tahribata. ne mi? elbette, çok çok uzun dönemler dünyanın sayılı mutfaklarından olan türk mutfağını getirdikleri nokta ve küresel olarak kaybettiğimiz imaj kaybı. artık dünya insanı türk mutfağı deyince bu insanları ve videolarını görüyor. sonra da "şurada burada böyle araştırmalar yapılmış, türk mutfağı bilmem kaçıncı sırada çıkmış, bu nasıl olur!" vs. gibi cümlelerle kendimizi aldatmaya çalışıyoruz. aslında her şeyin apaçık bir şekilde ne olduğunu hepimiz biliyoruz ama kendimize konduramıyoruz.
velhasıl, durum böyle. son olarak malum şeytan üçgenimizi de buraya koymadan olmaz değil mi?
(bkz: fahiş zam + gramaj düşürme + kalite bozma)
son söz : ulan bir şeyi de beğenmeyin be! birine de çıkıp kötü deyin. derler mi? demezler. *
medeniyetsizlik göstergesi küçük detaylar
-
her daim kavga çıkarmak için hazırda beklemek. özellikle de trafikte.
fen lisesindeki ilginç kavga
-
ilginçtir ki olay fen lisesinde geçmesine rağmen insanın aklına tek bir şey geliyor;
(bkz: imam hatipler kapatılsın)
pes oynayan maç izleyen rakı içen güzel kız
-
yatakta da elinize verebilir. bir ihtimal yani. düşünmekte fayda var.
jeff bezos'un sevgilisinin dicaprio'ya bakışı
-
aynen aynen. dicaprio da fakir olduğu için zengin kız fakir oğlan oynarlar.
tipsiz bir erkeği yakışıklı gösterebilecek şeyler
-
komik olmasıdır.
gheorghe hagi
-
futbol sabunsa hagi sakir di.