hesabın var mı? giriş yap

  • bir konserinde neşet ertaş sıcaktan bunalır ve kendisini dinleyenlere aynen şunu söyler;
    "saygısızlık olmasın, ceketimi çıkarabilir miyim?"
    bir neşet ertaş'a bakıyorum bir de bunlara, beynimde depremler oluyor her ikisi de sanatçı olarak anılıyor diye.

  • birkaç ay kahve içmeyin, alkol almayın falan tamam ama en önemlisi büyük markete alışverişe gitmeyin derim ben. sigara içseydim şu kadar para harcamış olcaktım diye diye saçma sapan şeylere acımadan para veriyor insan.

    -güney dakota mantarı... hmm.. şekli de ne değişikmiş. köftenin yanına koysam... oha kilosu 60 lira yuh!
    (iç ses: 200 gr alsan iki paket sigara parası eder. sigaraya olunca acımadan veriyodun ama?)

    -bu neymiş pekin inciri.. hmm. hiç yemedim. tadı nası acaba... tanesi 7 lira aherey delimiskiyo be!
    (iç ses: bi paket sigara parası hepi topu. sigarayı bıraktığıma göre...)

    uzatmayayım sonuçta karfurun normalde yanından geçmeyeceğin yok avrupa mutfağı, yok uzak doğu bişeysi raflarında ne kadar pahalı değişik abur cubur varsa, sebze meyve reyonunda ne kadar abidik gubidik ekvator meyvesi varsa, sigara paketi açısından ederini hesaplayıp "e sigarayı bıraktım nasolsa" diyerek alıp dolduruyorsun, bilincin yerine geldiğinde de için yanıyor o verdiğin paralara. bu yüzden ilk birkaç ay şekilli büyük markete sakın girmeyin, mümkün mertebe bakkala, mini markete gidin derim ben, domates, kabak, tat salçadan başka bir şey görmeyin rafta.

  • cok kotu, gercekten cok kotu. bunun irkcilikla ya da dusmanlikla ilgisi yok. malesef biz daha kendine yetemeyen bir ulkeyiz, bir baska ulkenin insanina kol kanat gerecek gucumuz yok. demokrasimiz ciddi darbe almis, yarali bir demokrasi, insan haklarini dogru duzgun savunan, uygulayan bir millet de degiliz. o yuzden bu insanlar kacak gocek isler yapmaya devam edecek, turkler de bunlara iyiden iyiye dis bileyecek. suriyelilerin simdilik sesi cikmiyor turklere karsi (bildigim kadariyla), biraz daha palazlansinlar, artik gocmenlik, siginmacilik bitti, biz de burda yasiyoruz, calisiyoruz demeye baslasinlar, onlar da olay cikartacaklar, kendilerine haksizlik yapildigini iddia edecekler ve karsilikli saldirilar baslayacak. milleti birbirine kirdiracaklar.

  • adamin seni tercih etmesinin tek sebebi ucuz olman, sen saniyormusun ki senin hizmetini cok begendigi, denizini, plajini cok begendigi icin geliyor?

    onunde italya, yunanistan, ispanya, karadag gibi secenekler varken; karisina-kizina asilan, dolandiran ve kaziklayan barzolarin memleketine ne diye gelsin amk ?

    su islamci guruhun kendini dunyanin merkezi gormesi de beni cildirtiyor amk, ne boksunuz lan? nesiniz amk? tum dunya bize muhtac, tum dunya bize dusman, tum dunya bizi kiskaniyor... koyunden disari cikmamis, gercek sehir nasil olur, gercek plaj, gercek doga nasil olur gormemis comarlar burayi dunyanin en guzel ulkesi saniyor.

  • --- spoiler ---

    6x10 da sun'ın zengin kızı olduğunu bir kez daha gördük. gerizekalı "im sorry" diye bir sayfaya kocaman yazacağına küçük küçük yazsana..sanki adada kırtasiye var. o konuştuklarının hepsini bir sayfaya sığdırırdım lan ben. defter bitince agacları oymaya başlarsın ama..

    --- spoiler ---

  • sabah sabah beni hüzünlendiren fotoğraf.

    çok kar yağdığı için evde mahsur kalmıştık o günlerde. sonra "amaaan nolcak ya" diyerek çocukluk arkadaşımla beraber barcelona pastanesine gidip çilekli tart almıştık, kaç kere düşme tehlikesi geçirdiğimizi, gülme krizlerimizi eve gelip kutuyu açınca tartların tepetaklak halini hatırladım.

    sonra da istiklal caddesinin 90'lı yıllardaki halini hatırladım. içim buruldu, üzüldüm yine...

  • cübbeli’nin yakın zamanda imam hatipleri eleştirmesi jakuzi medyası tarafından tepkiyle karşılanmıştı. “çocuklarınızı imam hatip’e vermeyin” diyen cübbeli, yeni şafak başta olmak üzere yandaş gazeteler tarafından hedef alınmıştı. bunun yanı sıra akp taraftarlarının da ağır eleştirilerine uğrayan cübbeli isyan etti.

    --- spoiler ---

    ben dinin, imanın gereklerini söylüyorum, mahmut hoca’yı savunuyorum, saldırılara maruz kalıyorum. söylediğimin hangisi yalan, hangisi inanca aykırı? sorsan yüzde 99’u müslüman diyorlar, toplumun yüzde 17’si ateist olmuş, ne kadar deist var bilmiyoruz, ama hataları dile getirdiğim için beni hedef alıyorlar.

    bir zamanlar atatürk’ü savunduğum için de hedef olmuştum. ben atatürk dönemi diyaneti’ni istiyorum. onun döneminde diyanet, maturidi çizgisindeydi. ya şimdiki ilahiyatçılar? bir kısmı vehhabi, bir kısmı ehli sünnet dışı başka ekollerden. bunları söylemeyelim mi?

    inanın artık tarikatları, cemaatleri savunamaz oldum. liyakat yok, koltuklara oturmuşlar. dernek diye, vakıf diye holdingleşmişler. ben bedel ödedim, fetö de beni hedef aldı, hapse attı. ya bunlar? bugün beni hedef alan yeni şafakçılar o vakit fetö’nün izindeydi
    --- spoiler ---

    kaynak

  • olayın kahramanları:
    * barbra streisand: abd'li şarkıcı, oyuncu, yönetmen, prodüktör ve yapımcı.
    * kenneth adelman: abd'li fotoğrafçı.
    * mike masnick: abd'li editör ve techdirt blog'unun kurucularından.

    2003 senesinde kenneth adelman, california - malibu kıyısındaki yalı erozyonuna dikkat çekmek ister ve havadan çektiği 12.000 fotoğrafı pictopia.com isimli sitede yayınlamaya başlar.

    çekilen fotoğraflar arasında barbra streisand'ın malikanesinin de fotoğrafı vardır. barbra streisand malikanesinin yer aldığı fotoğrafların siteden kaldırılması için 50 milyon dolarlık dava açar. gerekçe olarak da "mahremiyetinin ihlal edildiğini" öne sürer.

    olayın dikkat çekici yanı; barbra streisand davayı açana kadar fotoğraflar siteden yalnızca 6 kez indirilmiştir. bu 6 indirmelerden 2'si de streisand'ın avukatı tarafından gerçekleştirilmiştir. dava kamuoyunda duyulmaya başlayınca, fotoğraflar 420.000'in üzerinde görüntülenme alır ve sansürleme çabasının tam tersi bir etki yarattığı görülür.

    2005 senesinde techdirt blog'unda bu durumu dile getiren mike masnick, internet sansür olaylarında sansürlemenin yarattığı ters etkiyi, barbra streisand'dan esinlenerek streisand etkisi olarak adlandırır.

  • bir anıyla anlatayım.
    mudi : benden neden havale kesiyorsunuz, ben müşterinizim ama?
    memure: efendim, biz zaten müşterilerimizden para kazanıyoruz.

    bende bir aydınlanma, mudi amcada bir sersemlik durumu oldu. e yani!