hesabın var mı? giriş yap

  • forex'te (veya aracı kurumun olduğu her yerde) uzun süre yatırım yapan; hedge yapmayan, çok çok ileri düzey, bilgiyle haşır neşir olmayan; yani çoğunluğu oluşturan herkes kaybetmek zo-run-da-dır.

    aslında neden kaybettiğinizi anlamak için şu kitabı önerebilirim.

    size kısaca neden kaybettiğinizi çok eski, hatta en eski matematik kuralı ile açıklayayım; merkezi limit teoremi. bu teorem en eski matematik bilgisidir insanoğlunun bulduğu. kökeni m.ö. 5000'lerde hindistan'a dayanır. daha fazla bilgi için, bbc'nin the story of maths belgeselini izleyebilirsiniz.

    colin bruce'un türkçe'ye çevrilmiş, mantık ve olasılık hikayeleri* kitabında şöyle bir açıklama yapılır; uzun süre yazı ve tura oynadığınızda, oyununuzun sonuçları merkeze yakınsar. yani 1000 kere yazı tura oynarsanız; yaklaşık 500 yazı, 500 de tura gelmiştir. bu doğanın kanunudur. koskoca varlıkları fiyatlama modeli de (dolayısıyla finans da) bunun üzerine kurulmuştur. mesela dünyadaki toplam erkek ve kadın sayısı birbirine çok yakındır. halbuki rastgele doğarız; fakat uzun süre tekrar eden random olaylarda bu merkezi limit teoremi geçerlidir.

    istediğiniz kadar tahmin yapın; yazı tura oynarken kazancınız, kaybınıza uzun sürede yakınsayacaktır. ee peki forex'te neden hep kaybediyoruz? bunun sebebi ise yatırımların kasaya, yani aracı kuruma gidip eriyen kısmıdır. örnek vereyim.

    bir slot makinesinin iki tarafına geçtiniz; bu slot makinesinde 1 veya 0 gelecek ve ya siz ya da karşı taraftaki eleman kazanacak. ikinizde makineye 10 lira attınız. makinede toplam 20 lira var şimdi. ama o da nesi?! slot makinesi bu oyunu oynatmak için, hizmet bedeli olarak ikinizden de 1'er lira kesinti yaptı. ee şimdi makinede kaç para var? 18 lira. makinenin kolunu çevirdik; ne oldu? biriniz 18 lira kazandı; diğeri babayı aldı. ama sonuçta 20 liralık toplam yatırımın 2 lirası slot makinesinde kaldı.

    bunu sadece basit bir metafor olarak düşünün. binlerce işlemden yapılan kesintiler, sıfır-toplamlı bu oyundaki, beklenen toplam getiriyi negatife çeviriyor. yani yatırımcının parası erozyona uğruyor.

  • (bkz: güle güle viceroy)
    seni hiç unutmayacağım.

    edit: yalan habermiş amk. hayallerimi sktiniz ulan.
    (bkz: hoşgeldin viceroy)
    kırılmadın di mi canım viceroy? seni bırakır mıyım? vaysroyum benim, sana vikeroy diyenlerin allah evlerine ateşler salsın, viseroy diyenlerin yuvalarını başlarına yıksın.*

    edit2: oha, fotoşok değilse biri karfur fişi koymuş, 6,5 tl lan camel. sktir git vikiriy.

  • nezaket beklentisine kasıntı diyorlar. köylüler şehirleri işgal ettikçe böyle kültürünü de işgal ediyorlar işte.

  • ulan biz musluklarımızdan bok akıyor diyoruz, bırak içmeyi, bırak meyve sebze yıkamayı, elini bile yıkarken lağım gibi kokuyor diyoruz, daşşağına kurban olduğum delikanlı bir dayı elindeki cihazlarla ankara'nın suyunun ne kadar rezil durumda olduğunu gösteriyor, anca işi gücü goygoy olan sözlük ergenleri de çıkmış yok nestle virali, yok dayı rizeli, yok çilek koymuş ehaha diye taşak eğlendiriyorlar.

    musluktan bok akıyor diyorum aloooo. silkin de kendine gel pezevenk. şu videoda görmen gereken adamın şivesi, suyun etiketi, çilek falan değil kafasına sıçtımın beyinsizi. azıcık da ciddi ol. insanlar ishalden kırılıyor bu suyu kullandığı için hıyar.

    sen gerizekalı olduğun için hangi su şişeden, hangi su musluktan onu anla, karıştırma diye çilek koymuş temiz suyun önüne ama onu bile anlamamışsın.

  • 1 saat içinde 3 farklı sağlık sorunu yaşayan yazar ortaya çıktığına göre ya çok fazla sağlık sorununa yol açan bir otel, ya da reklam yapan otel.