• adresler en fazla 8 harften olu$an bir kelimeydi o yuzden tranavm1 trearn dearn pucc gibi abuk sabuk isimler kullanilirdi.. internet uzerinden bir bitnet adresine e-mail atmak icin user@node.bitnet $ekli kullaniliyor sanirim hala? (bkz: rscs) (bkz: vm)
  • internet yayginlasmadan once universiteler arasında kullanilan akademik network... en iyi dostlari o zamanlar tanidik (bkz: eşekherif) (bkz: wideman)
  • onun çağina geri döndük.

    (bkz: tor browser/#41516004)
  • (because it’s time network (or because it’s there network)). internet’ten ayri olarak sadece egitim kurumlarına özel bir network. internet ile aralarinda e-mail alisverisi mevcuttur. bu nedenle listserv'ler her iki networkün de popüler araçlarindandir.
  • bitnet;

    1981 yılında kurulmuş üniversiteler arası bilgisayar ağıdır. ilk önce, kuzey amerika'daki üniversiteler bu ağa bağlandılar.

    earn üzerinden avrupa'daki üniversiteler ile bu ağ genişlemeye başladı. ülkemizdeki üniversitelerin de genellikle ibm mainframeler (*) ile bağlandıkları bu ağ, pek çok üniversite öğrencisinin "networking" mevzusu ile tanışmasına da vesile olmuştur.

    benim bu ağ ile tanışmam, 1991 yılına denk geliyor. daü'de, o zamanki bilgisayar lab'ında bir earn odası açıldı. millet chat yapmaya geldiği için, biz genellikle makine mühendisliği veya elektrik-elektronik mühendisliği binalarındaki terminallere giderdik... (elektronik bölümünden şirel hocamız sorumluydu).

    o heyecan ile gecelerimi harcadığımı hatırlıyorum... dönem arkadaşlarım tekant, ege, ben ve ali eren ile birlikte rexx'i keşfettiğimizde çok heyecanlanmıştık. ibm'den gelen tüm teknik kitapları karıştırıp bir şeyler öğrenmeye çalışıyorduk...

    listserv adında mail servisleri vardı. buradan da değişik ülkelerdeki diğer meraklılar ile kontak kurup, kaynak kod dileniyorduk resmen.

    böyle böyle, ilk server-client uygulamamızı yazdık. hatta, okulun kütüphanesini listserv üzerinden bitnet'e bağladık. çok güzel bir çalışmaydı... bilgisayar lab'ı 22:00 gibi kapanırdı. bizi kovduklarında, elektronik'e giderdik. orada (o dönem asistan olan) şirel hocamız varsa, geceyarısına kadar takılırdık (radyo daü de bize eşlik ederdi).

    en büyük kaynağımız, ege üniversitesi idi. yazları, bornova'daki baun'a (ege üniversitesi bilgisayar mühendisliği lab'ı) giderdik. her üniversiteden "ibm çevresi" olurdu. burada, vtam, vsam, db2, cobol vs. öğrendik... renkli ibm terminalinde efsanevi tetris'i oynadık... (ege üniversitesi'nden bir meslektaşımız, assembly 370 ile kodlamış). ege üniversitesi'nde bekçi bizi kovana kadar uğraşırdık...

    daha sonra, ben yatay geçiş yaptım. odtü, bu konularda aşmış bir üniversiteydi. her yerde bilgisayar lab'ı vardı. ikinci yurdun altında bile tüm bilgisayarların ağa bağlı olduğu bir lab vardı. kovan da olmazdı... orada, hem bitnet'e, hem de yeni yeni yaygınlaşan internet'e erişmek mümkündü...

    bitnet, hepimize yeni bir perspektif kazandırmıştı. bu sayede, dünyanın dört bir yanında pek çok akademisyen ile tanıştım. çok özel bir dünyaydı. sadece "sanal" ile sınırlı kalmıyor, çeşitli vesileler ile de bir araya geliyorduk. örneğin; akademisyenseniz, bitnet üzerinden --özellikle abd'de-- diğer üniversitelerin kütüphanelerine, idari kısımlarına ve diğer öğretim üyelerine çok kolay bir şekilde erişebiliyordunuz...

    tabii ki, sadece akademik sohbetler dönmüyordu burada... listserv'lerde bira yapımından bile bahsediliyordu.

    "date: mon, 04 may 92 15:51:41 gmt
    from: ege serim <s901322%emunıvm1.bıtnet at pucc.princeton.edu>
    subject: re: homebrew digest #875 (may 04, 1992)

    dear brewers;
    ı subscribed to this list quite recently when ı saw it on the listservs
    list... ı have always wondered about fermentation and making home-brews...
    ım am currently studying in the wonderfull island of cyprus (actually doing
    my bsc on electronic eng.) a corner of earth touched by heaven... anyway let
    me come back to the point ı tried a little experiment a week ago. mixing
    5 litres of grape juice into 3 table spoons full yeast boiled in 2 cups of
    water and about two full cups of sugar... and put the whole mixture in a
    plastic sealed container with a airlock lid| ı know the whole thing soudns
    silly and ı already knew about wine turning into vinegar when in contact
    with air but to smell it ı lifted up the airlock lid as i did so because
    of the preasure inside the whole thing blew up in my face....
    now since my knowledge on fermentation is no more than ı learnt in biology
    in high school please someone guide me on how to make my first dry wine?
    ı know that ı need a proper airlock| and maybe some other stuff too...
    so pleaseeee hellppp

    <s901322 at emunıvm1> keen beer/wine enthusiast|"

    https://hbd.org/hbd/archive/876.html

    bu vesile ile, sevgili ve değerli dostum atilla ege serim'i sevgi ve saygıyla anıyorum. ışıklar içerisinde uyusun.

    (*) bir tek, boğaziçi üniversitesinde, bounvm1.bitnet, unix tabanlı bir sistem vardı. genellikle, ibm 3090 veya 4341 idi. daü'de ise ibm 9370 vardı.
  • cuny'den ira fuchs ve yale'den greydon freeman tarafından başlatılmış bir network idi.
  • bir nesle koca bir vaay beçektirir, yeniliğe eller açılır, balıklama atlanır.
  • file transferi için sendfile diye bir komutu vardı... mail atar gibi file atardınız.
  • (bkz: muda)
  • internetten bitnet e email atabilmek için bir gateway kullanmalısınız. bir zamanlar vm.cc.metu.edu.tr boyle bir gatewaydi. onu ornek olarak kullanırsak username%node.bitnet@vm.cc.metu.edu.tr adresine attığınız mailler bitnet e duser.
hesabın var mı? giriş yap