2025 entry daha
  • herkes fikrini beyan edebiliyo mu hocam?
    evet!
    tamam başlıyorum

    migros, sanal linççilerin bile elinin uzanamayacağı, gözünün göremeyeceği yerde bir anadolu grubu şirketi. siz farkında bile değilsiniz sanal solcular ama migros, içtiğiniz rakıdan votkadan, prosciutto var mı acabaa diye pizzanızın üstünde görmediğiniz zaman kriz geçirdiğiniz domuz ürünlerine kadar marketlerinde satabilecek taşaklılıkta bir yapıdır. içinde çalışan bazılarının bile reyonunda malında gözü kalan, elini uzatmaya kalktığında onları insan gibi uyaran şirkettir migros. bunu nerden biliyorum? birebir çalışıyorum migrosla. birebir. bu tersten kelepçelediler hadisesini çıkaran yandaş basının ellerinden ayaklarından öperim; ne kadar troll solcu, sözde demokrat sanal linççi varsa hepsini her seferinde oltaya getirebilmek büyük başarı. nerde bi faşist, kafatasçı, yobaz perişanlık varsa, 1 -yazıyla bir- gün sonra unutan umursamayan tüm dallamaları, hayat koşullarımız değişmesin, hayatımız bu yobaz tayfa tarafından karartılmasın diye uğraşan ne kadar yapı varsa, onların üzerine ustalıkla salabiliyorlar. devam edin anam siz devam edin. iki gün sonra mahallenizdeki migros bim olmaz. ama senin bırak migrosu, bimden bişey alacak gücün kalmadığında anadolu grubu askıda bilmemneyi çıkardığında ıkına sıkına gider oradan alırsın askıda pervasızlığını. ulan hiç de utanmanız yok ha! migros boykotmuş! ne işin aslını araştırırsınız, ne de bu herifleri niye tuttular böyle yaka paça diye sormak aklınıza gelir.

    migros çöpten meyve sebze alan çalışanını işten atmış diye haber çıktı ilk bu kelepçeleme hadisesinden önce. meselenin aslını bilen var mı? yok! anlatayım.; çöpten migrosun attığı çürük meyve sebzeyi ayıklayıp evine götürdüğünü ve bu yüzden şirket tarafından işten kovulduğunu söyleyen işçi bir temizlik işçisi. meyve sebze reyonundaki çürük mal ayıklama işini de yapıyor aynı zamanda. ayıklama işlemi esnasında ilk günden itibaren, bakın burası önemli, bu işlemi ilk yaptığı günden itibaren, çöpe gidecek çürük malın arasına sağlam meyve sebze atmaya başlıyor ki çıkışta çöpten alabilsin. şimdi aklınıza bir konteynerdan parça parça tek tek çürük meyve toplayan biri geliyor değil mi? gelmesin. bizzat kendi elleriye çürük ve sağlam meyve sebzeyi aynı poşete poşetliyor, ağzını bağlıyor ve akşam iş çıkış saatinden 15 dakika önce konteynera ulaşabileceği en rahat şekilde koyuyor. şirket bu duruma iki ay sonra uyanıyor, kamera kontrolleri vs baya bir sürüyor ve işçiye ilk ihtarı mağaza müdürüyle veriyorlar. yani zaten adam o ilk uyarıya kadar geçen sürede, merterdeki bir migros dükkanından her gün, her allahın günü bedava meyve sebzeyi evine götürmüş. en çok attığı sağlam ürün ne peki? sıkı durun! avokado, muz, üç haftada bir mağazaya gelen ejder meyvesi. ejder meyvesi tanıdık geldi mi bir yerden ballarım? güzel. adam bu ilk uyarıya rağmen durmuyor devam ediyor. sadece uyarıyı aldığı hafta çöpe gitmediği tespit ediliyor. bir hafta sonra tekrar başlıyor ve mağaza müdürü iki defa konuşuyor, yapma diye. bu arada çalışan işçi, migros ya da anadolu grubunun bordrolusu değil, taşeron firmanın işçisi. yani istense hemen gönderilebilir, gönderilmiyor. hatta bu meyve sebze ayıklaması meselesinden dolayı mağaza içindeki diğer çalışanlarla da sorun yaşamış defalarca. ayıklama işlemine tekrar başladıktan 1 ay sonra ikinci uyarı geliyor adama ama ardı kesilmiyor bu durumun ve üçüncü uyarıyla işine son veriliyor. sağlam malı bilerek çöp torbasına koyduğu kamera kaydıyla tespit edildiği işçiye tebliğ ediliyor ve işine son veriliyor, bunu da bağlı bulunduğu taşeron firma yapıyor. sonra bu adamın yazdığı savunma, dilekçe adı neyse işte basına servis ediliyor, o da nasıl oldu, anlayın artık. yani tüm bu migros boykot meselesi bununla başladı. tüm sazanlar da atladı olayın üstüne.

    bak arkadaşım, iki gün sonra sen migros boykot diye yardırdığını unutup, makrodan elinde domuz pastırmasıyla çıkarken o domuz pastırmayı dürüm yapıp sana yedirecek kişinin o boykot için orda toplanan adam olmayacağının garantisi yok! bak makrodan alışveriş yaptığın için değil, o yaşam tarzını yitirme diye uğraşan migrostan makrodan aldığın ürün kendi inancına uymuyor diye yapabilir sadece bunu. sen farkında olmadan işçinin yanında duruyorum zannederken sermaye düşmanlığı yapıyor hatta yaptırılıyor olabilirsin. biraz daha dikkat et, edin, edelim...

    bir de şu şarkıcı, oyuncu tayfanın migros boykot paylaşımlarını allah aşkına kaale almayın. tamam ulan tamam, herkesinkini kaale alın ama bu tayfanınkini allah aşkına almayın. %90ı eline ilk para geçtiğinde soluğu makroda alıyor, migrosta bile değil. sponsorluk aradığında elinde dosyasıyla anadolu grubuna koşuyor.
810 entry daha
hesabın var mı? giriş yap