3 entry daha
  • alan parsons'un pink floyd'a karıştığı zamanların dinamikliğini hissettiren/hatırlatan bir david gilmour parçası. biraz eye in the sky, biraz the wall. her ikisi de değil ama. biraz blues, belki biraz da bir pink floyd çalışmasının betası bir albümün açılış parçası.

    ayrıca parçanın perküsyon kısımlarında willie wilson'un parmağı var. willie wilson bir sporcu, bu albüm için seçilmesinin nedenini bilemiyorum ama david gilmour gibi bir müzik adamının yanında ajdar da sırıtmazdı herhalde. bir solo albüm için seçilecek en uygun parçayı, özellikle de enstrümental olarak yorumlaması, ne kadar güven sahibi olduğunu ve içinden geldiğini yansıtmaktan çekinmeyen bir adam olduğunu kanıtlıyor gözümde. amerikayı yeniden keşfetmek bile rahatsız etmiyor insanı.

    david gilmour, bu parçayla ve david gilmour albümüyle müzik denen aç yaratığı about face albümüne kadar tıka basa doyurmuş, iyi de yapmış.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap