271 entry daha
  • şarkıları ve çizdiği imaj dolayısıyla agresif, ne oldum delisi, kendini çok matah gören, süper seksi ve karizmatik bulan birisi olduğunu düşünüp hem şarkılarına hem de kendisine gülüyordum.

    sonra (sakın ha, nasıl diye sormayın!) bir gün kendisiyle yan yana denk geldim.

    tanışmak durumunda kaldım. hatta sohbet etme fırsatımız bile oldu.

    kliplerindeki o hırçın adam aslında bir çocuk, genç bir delikanlı.
    gencecik, mahsun, utangaç, mütevazı, çok da iyi niyetli. bir çocuk.

    yanlış anlaşılmasın diye konuşurken gözümün içine bakamayan, ortam senli konuşmasına müsait olmasına rağmen siz diye hitap eden, kendisine iltifat edenlere nasıl teşekkür edeceğini şaşıran birisi. hatta belki anadolu çocuğu...

    kendisiyle yıllarımız geçmedi tabii ama 1 saatlik sürede bende böyle bir etki bıraktı.
    belki o sırada bulunduğu ortam dolayısıyla böyle davranması gerektiğini düşüdü... bilemem.

    o arada "facebook'u çok mu seviyorsun? çok mu kullanıyorsun da böyle bir şarkı yaptın" dedim.
    "yoo, hesabım bile yok." diye cevap verdi. "sadece ticari yani değil mi" dedim. "evet" dedi.

    bence, kendisini ve hayatta nerede durduğunu çok iyi biliyor.
    ayakları yere basan birisi gibi geldi bana.
    ayrıca ne kadar çok seveni olduğuna inanamadım. ben bu kadar büyük bir ilgi seli içerisinde olduğunu hiç zannetmezdim.
    en nihayetinde bana kalırsa ismail yk çok başarılı bir pazarlama stratejisidir.
    yaptığı iş sanat değil ticaret. amacı da satmak ve büyük kitlelere hitap etmek.
    bunu da çok iyi yapıyor. helal olsun.

    he şimdi düşündüm, ismail yk'yı öven bir yazı yazdığım için asıl bana helal olsun.
    ben balkona çıkıp bir hava alayım. silkinip kendime geleyim.
438 entry daha
hesabın var mı? giriş yap