4 entry daha
  • insan beyninde bilgi akışı iyon akımlarının sebep olduğu elektrik sinyalleri ile sağlanır. bu akımlar kaydedilebilir. bununlla ilgilenen bilim dalına elektrofizyoloji denir.

    insan vücudundaki en önemli elektriksel enerji akımı beyinde olmasına karşın beyinde üretilen enerji 15-20 mikrovoltlar seviyesindedir (yani 1 voltun binde biri). kayıt edilebilmesi için bile yüzlerce kez amplifiye edilmesi gerekir.bu enerjinin kaynağı sodyum, potasyyum iyonlarının hücre içi-dışına hareketidir.
    beyin hücreleri başka bir insanın beyin hücreleri ile sodyum, potasyun alışverişi yapamayacağından bu enerji bedenden başka bir bedene aktarılamaz.

    bu enerji cep telefonunuzun, mikrodalga fırınınızın, televizyonunuzun enerjisi yanında ihmal edilebilir seviyelerdedir. bunun anlamı biyoenerji uygulaması sırasında bir alt kattaki dairedeki televizyonun üzerinizdeki etkisi etkisi size biyoenerji uygulayan insanın etkisinden yüzlerce kat daha fazladır.

    pozitiflik, negatiflik bu enerjinin kayıt yerine göre yönü ile ilgilidir. yoksa negatif enerji diye birşey yoktur. insan beyni sağlıklı da olsa hasta da olsa bir uyarandan 100 milisaniye sonra negatif bir dalga 300 milisaniye sonra ise pozitif bir dalga üretir. bu üretimin sağlıkla hastalıkla bir ilişkisi yoktur.

    hiçbir hastalık durumunda beyin ile organlar arası sinir iletiminde kopukluk olmaz (bir bıçak yaralanması sonucu sinir hasarı olmadıysa) beyin- beden arası etkileşimleri psikiyatrinin psikosomatik branşı inceler. her bedensel hatalık için psikolojik faktörler çok büyük rol oynar. örneğin beyin mideye fazla asit salgıla emri gönderebilir. fakat başka bir beyin başka bir mideye az asit salgıla emri gönderemez (arada vagal sinir bağlantısı olmadığı için) bu tür hastalıkların tedavisinde psikoterapi etkilidir. bu etki dokunarak ya da enerji aktarımı ile olmaz.

    sanki bilimselmiş süsü verilen bilimsel olmayan hipotezler sözdebilim hipotezleridir. eğlencelidir fındık fıstıktır.
    (bkz: #9093527)
46 entry daha
hesabın var mı? giriş yap