• müthiş eğlenceli bir aktivitedir. bu tür kasetlerin bantlarının çoğu "la oğlum salak salak konuşmayın la" ile "daha bir sürü var oğlum konu açsanıza" arasında geçip gider. ben ergenlikte arkadaşı da geri vokale alıp düş sokağı sakinleri şarkılarını söylediğimi de maalesef hatırlıyorum. sesimi murat yılmazyıldırımın sesine benzete benzete söylmeiştim. ama aşık olup bu kaseti hediye ettiğim kız sonra beni her gördüğünde güldü. tabi bunda bana alaycı ve şaşkın gözlerle bakıp istediğim randımanı vokallerde veremeyen alper arkadaşımın ve benim sürekli "hadi oğlum sen de söylesene... biiğğr kiiğğ üüüç... seeeğvvdaaağn bir ateeeeğş..." dememin de etkisi var.

    ama kasetçalara takıp tekrar dinlemek çok zevklidir. hele bi de unuttuysanız arkadaşlar arasında geçmişte ne kadar eğlendiğinizin bir belgesidir. fırk..
  • albüm kayıdına girilmesinden bahsederken orta yaşlı birine, aa kaset doldurucaklarmış demesi. ne kasedi be kaset mi kaldı. kaset doldurmak zor iş yalan bi iş bazı müzisyenler için tabi orası ayrı mesele de kaset kalmadı pek.

    kalmadı da eskinden vardı kaset tatile giderken sevilen şarkıların birleşiminden kaset doldururdum yolda ailecek dinleyelim diye. mesela mfö dinliyoruz artık nası kaydettiysem ve nerden bulduysam kasedi şarkı gecişlerinde bir sessizlik olması gereken kısımlarda mezdekeden şıkırtılı ezgiler olurdu.

    onun dışında cocukken kendi sesini kaydetme, oha laan sesim ne kadar farklı kendi duyduğumdan benim diyip bu olayı inanılmaz uzay üstü galaksiler bileşimi voltranvoltranvoltran sanmamız vardı ki biraz salakçaydı.
  • efsane bir örneği şuradan görülebilir
  • (bkz: kaset doldurtmak) ile karistirilmaması gereken eylem turu
  • biz 90'lar çocuklarının duygularını dışa vurma eylemlerinin en tatlısı. bu yolla hem sosyalleşme hem de anti sosyalleşmemiz en güzelinden mümkün olabiliyordu. bu zahmetli eylem konu aldığı dışa vuruma göre saatler, kimi zaman da günler sürebilirdi. özenle seçilen şarkılardan oluşturulan kasete isim koymak ve kapak yapmak da ihmal edilmezdi. modlara göre yolculuk kasetleri, ayrılık kasetleri, agresif kasetler, aşık olma kasetleri, mevsimsel (yağmurlu günler, güneşli günler, karlı günler için) kasetler... kasetin b yüzünün sonunda anlamsız bi boşluk kalırdı her seferinde; normal uzunlukta bir şarkı çekseniz yarım kalacak gibi olurdu. oraya mütemadiyen bir dakika otuz yedi saniye uzunluğundaki guided by voices şarkısı as we go up we go down çekerdik, her moda uyardı o şarkı...
    ne zamanki karışık kasetler yerini 15 ila 20 dakikada hazırlanabilecek karışık cd'lere bıraktı; bizim sosyalleşme/anti-sosyalleşme eylemleri de aynı ölçüde çirkinleşti. dolayısıyla karışık kaset ruhunun yerini hiç bir şey dolduramaz, hala en güzel pazar sabahı aktivitesi kendinize hazırladığınız, hatta size hazırlanan eski karışık kasetlerin dinlenmesidir.
  • bu eylemin hakkıyla gerçekleştirilmesi ince ayar ister. mesaj kaygısı güden, son derece kişisel bir seçki hazırlanacaksa şarkıların sıralaması, ne kadar hedefe yönelik oldukları ve birbirleriyle uyumları ayrıntılı bir analize tabi tutulmalı ve uygun zaman, uygun mekan, uygun insan şeytan üçgenine g noktasından yaklaşılmalıdır. bu şartlar doğru dozda sağlanabilirse tavlanmaya çalışılan birey oracıkta etkilenir.
    detaylı bilgi için (bkz: high fidelity)
  • (bkz: cd doldurmak)
  • kımı zaman da arada kalmıslık gostergesi, cocukluk hatırasıdır; gecen gun elime gecen bir kasette 13 yaslarında olan ben henuz tam olarak telaffuz edemedığim kelimelerle dolu bir yabancı sarkı seslendırıyorum, yanımdaki arkadas ıse zamanın populer fakat yaratıcılık noksanı sarkılarından biriyle bana eslik ediyor. aslında fena da olmamıs hani... gunun birinde bı eksi album projesı gundeme gelırse, albume cıkıs parcası olacak turden bir is cıkmıs ortaya. kıscası sentezdır kaset doldurmak, kesfedilmektir.
  • high fidelity'de rob gordon'ın anlattığı incelikler tam olarak;
    " a good compilation tape, like breaking up, is hard to do and takes ages longer than it might seem. you gotta kick off with a killer, to hold the attention. then you have to take it up a notch, but not blow your wad, so maybe cool it off a notch, and you can't put the same artist twice on the tape, except if some subtle point or lesson or theme involved, and even then not the two of them in a row, and you can't woo somebody with joni mitchell's "big yellow taxi" and then bash their head off with something like gbh's "city baby attacked by rats," and... oh, there are a lot of rules."

    .
hesabın var mı? giriş yap