real time
-
değişken datanın (genellikle finansal kaynaklı) gecikme olmadan müşteriye ulaştırıldığı sistemler.
çok kullanıcılı bilgisayarlarda belli bir zaman dilimi için prosesörün task switching yapmadığı durum (öncelikli veya sistem aktiviteleri esnasında) -
randall cole adlı bir amcanın hem yazıp hem yönettiği ağır aksak, dingin bir film. karlı buzlu kanada ortamları filme gayet güzel ve karamsar bir arkaplan oluşturmuş. randy quaid ve jay baruchel iyi oynamışlar. battaniyenize sarılıp favori divx oynatıcınızda izleyiniz.
-
cameldan bildiğimiz peter bardens'ın further than you know albümdeki, şahsi görüşüm, en iyi şarkıdır.
-
(bkz: gercek zamanli)
-
(bkz: realtime)
-
eş zaman ve onun eş zamanlı yönetimi.
-
camel'ın efsanevi klavyecisi peter bardens'ın ruhuma dokunan parçası.
şuradan dinlenebilir: https://www.youtube.com/watch?v=pv0rliekbmc -
2008 slamdance film festivali açılış filmi ve toronto film festivali resmi seçimi olmuş, 78 dakikalık, gerçek zamanlı, şans üzerine çekilmiş güzel ve şaşırtıcı bir film.
-
dünyanın binbir türlü hali var. ve hayat paso suçüstüdür.
(bkz: you can't handle the truth) tabii burada bakılması gereken sözcük 'handle'. (bkz: you can't handle the time)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap