• çocukluktan kalma aile fertlerine yaptırılan ödev alışkanlığının bıraktığı onarılması güç yara
  • gören de adami zorla patron yaptiklarini sanacak diye endise ettigim beyan. bir ise giriyorsan o isi arastirip yapilmasi gerekenleri bilip öyle o ise gireceksin. özellikle insan sagliginin söz konusu oldugu islerde param yoktu güvenligi salladim diyemezsin. diyeceksen git bakkal ac, market islet sana kim dedi isin ucunda ölüm olabilecek bir yatirima hazirlanmadan baliklama atla diye.
  • (bkz: ne diyem mahmut mu diyem) önlemleri almazsa, işçileri yeteri kadar eğitmezse, acil durumlar için planlar hazırlamazsa tabiki patronu suçlarım
  • sözlükteki, götü rahatta yaşayan sivri zekalıları göstermiştir.

    kimse kimseye zorla o işi yaptırmıyor mu paşam?

    "biz elmamızı, armutumuzu satabilseydik bu işe girmezdik." diyor tam da bu sabah, göçük altında kalan 19 yaşındaki bir işçinin babası.
    soma'da aynı şeyi diyorlardı "ne zeytincilik yapabiliyoruz, ne tütün... burada çalışmak zorundayız."

    tüm varlığının anlamı, sistemin devamı için "işlemek" olan insanlar gözümüzün önünde ölüyor. ve biz hala patronları suçluyoruz öyle mi?

    devlet sözde işçiyi koruyan yasaları getirirken, çok sevgili minnoş patronlarınız her türlü ekonomik çıkar hesaplarıyla ailesinden değil; işçisinden kısıyor. yemeğinden kısıyor, molasından kısıyor, vardiyasını bindiriyor, çürük borularını değiştirme zahmetine katlanmıyor.

    nur yüzlü patronunuzun kızı starbucks'ta latte'sini yudumlarken, her gün kaç çocuk işçi ölüyor haberiniz var mı?

    devletten bekledikleri tek şeyin bayrağını korumak olan sığ zihinlere tekrar edelim;

    "biz patronlardan nefret ediyoruz. devleti suçluyoruz, bu düzenden tiksiniyoruz."

    kibirli bilmişliğiniz size kalsın.
  • yanlış bir düşüncedir.

    medyaya yansıyan soma, tuzla tersanesi vb. kazalarda işverenin kar hırsı ve ihmalkarlığı ana neden buna lafım yok.

    ama ölümlü iş kazaları aslında medyaya yansıyanlardan çok daha fazla ülkede ve genel olarak iş kazalarına bakıldığında verilen onca teorik-pratik eğitime rağmen, ehliyeti olmadan bindiği forkliftle arkadaşına şaka yapmaya uğraşan, "ben baret takmam yeaa", "kaç senedir böyle yapıyorum bu işi bi kere bile bir şey olmadı", "ya kim gidip alacak ordan merdiveni iki dk rafa tırmanıp alırım ben" diyen yarak kafalı işçilerin de büyük paya sahip olduğunu bilmek gerekir.
  • bir patron olarak katılamayacağım görüş...maalesef devlet bizi ne kadar düdüklese de suçlu biziz, işçilerin can güvenliği bizim sorumluluğumuzdur, devletin görevi denetlemektir...
hesabın var mı? giriş yap