• "...
    seni bir gün en yakının ele verirse eğer,
    öğren susmasını ve ağlamamasını.
    bir kavanozun içinde mavi bir gül
    yetiştir her gün daha çok yaşayan.
    bir masalın ağzını kapat ve yat
    geniş odalarda. bir oksijen çadırında.
    ona kötü bir şey olsun istedim.
    bana aşık olsun istedim
    ..."

    işte bu dizelerin altında da imzası olan kadındır; sırf bu dizeler için bile sevilebilir.
  • "ona kötü bir şey olsun istedim.
    bana aşık olsun istedim"

    bu dizelerden sonra "naber napiosun?" da yazsa seveceğim şair. zaten bu dizelerle tanıdım onu. bana kötü bir şey olsun istedim, onun gibi yazabileyim istedim.
  • --- spoiler ---
    ”sonra belki çay içeriz. şansımız varsa yağmur da yağar.
    damlalara huzur yüklemece oynarız.
    benim damlam seninkini alnından öper.
    güzel şeyler olur belki.
    sen gel bence.”

    --- spoiler ---

    5 yıl sonra gelen edit: ilgili paylaşım son cengiz aydin'a ait olup, kendisinden ve yanlış bilgi verdiğim insanlardan özür dilerim.
    @kuroi roose nickli arkadaşıma teşekkürler.
  • '[...]
    bir kadınım ben ve insan kadın olunca
    her şeyi unutur yüreğinin içindekinden başka...' diyen.
  • bir röportajında aşklarından bahsediyordu. "siz çapkın kadınsınızdır" diyordu röportajı yapan gazeteci. o zaman şöyle düşünmüştüm. bir bankacıya veya bir sekretere, bir hemşireye, sıradan bir kadına kolaylıkla kurulamayacak bir cümle, söz konusu bir edebiyatçı, oyuncu veya göz önünde bir kadın olunca, nasıl da normalleşiyor.

    onlar aşklarından rahatlıkla bahsedebilirken, aşka bakışlarını kem küm etmeden doğruca dile getirebiliyorken, hiç tereddütsüz "ben aşksız duramam, aşka aşığım" diyebiliyorken, tomris uyar örneğindeki gibi, aynı çevreden, hatta birbiriyle arkadaş erkeklerle sakınca görmeden, duygularının peşinden giderek birlikte olabiliyorken, sıradan bir kadın için isminin önüne çirkin sıfatlar yakıştırılmadan aşkı doyasıya yaşaması ne zor...

    burası böyle iki yüzlü, boktan bir ülke işte.

    tanım: özgürce ben buyum diyebilen şanslı kadın.
  • "güzel kalan yaralar vardır çünkü.
    limon kokulu yağmurlu kadınlar vardır.
    hiç unutmayan kadınlar vardır
    her şeye rağmen yağmur kalan kadınlar vardır." lale müldür
  • "bir gün sokakta beni göreceksin, hiç anlayamayacaksın."
  • divan ı lügatit türk kitabı ile olgunluk çağı şiirlerini vermiş şair.
    kanımca en güzel şiiri aynı zamanda dünyanın en güzel aşk şiirleri sıralamasında kendine kesinlikle yukarda bir yer bulacaktır:

    buğu banyosu

    kırgızistan'da batık bir vadide
    men seni bela sandım.

    kalbimden uzakta çok uzakta bir kurt öldü.
    şarap kızılı bir lale sızıpdur şimdi orada farkında mısın?

    geceyarısı batkıları ve al kanlar içinde ekşimden
    öle budum. yıllar ve yıllar var ki bizansiyya'nın
    tungasında erguvani balıkçıl gibi yaşadım.
    çünk heeç, heç görmedim dosttan vefa. gözyaşım duştu.

    gözelsiz, vefasız, hakikisiz
    meleksiz, çeçeksiz, heykelsiz
    ben bu yerde yaşamadım.

    sonunda bir gün könlüme bir buğu banyosu yaptım.
    bulanık bir yağmur yağdı. batkın eşklerden kendimi
    kurtarıp başka bir tür aşk'lara aldım.

    ben bu aşk'a düşeli kimse yüzüm bakmaz.
    sevmiş bulundum güzelim gayri ne çare.

    ela gözlerim teninizin en derenlerine getti.
    batıl bir evlenme yaşadım. sevsem de öldürüyorlardı
    sevmesem de. düşerler onlar da yıkılıp düşer bir gün.
    heeç ağlamadım. mavi kuzgun buğday başaklarını sıyırdı.
    gözyaşım duştu. ben bu yerde heç yaşamadım.
  • sattler/geyikler de kumru oluş halini en iyi anlatan akıllarüstü kadın şairimiz

    bizim uslanmaz ruhlarımız
    hiç kumrulaşabilir mi?
    suskuyla yanyana oturan iki kumru…
    iki sevgili yanyana oturarak
    uzun süre hiç konuşmadan
    yani kumrulaşabilinir mi?
  • "oranj değilim ben, yasın belirtisiyim,
    morum, safranım belki ama oranj
    değilim. mutluluk çıkmaz benden.
    benim turunçgillerim yapraklarını ağlar.
    yine de senin için tuhaf şövalyem,
    incelikli zulmün için, kalbimin
    morluklarını unutup oranj olmayı deneyebilirim" lm
hesabın var mı? giriş yap