• bodrum'dan datça'ya yol aldığımız ve hayatımın belki de en büyük iki dumurunu* bir arada yaşadığım gün.

    datça'ya vardığımızda yer sormak için bir motele girdik. herkes televizyonun başına toplanmıştı. ekranda yanan bir gökdelen* vardı, spiker de değişen dünya düzeni gibi şeyler geveliyordu. yakınımızdaki bir gence neler olduğunu sorduk. kendinden aşırı emin ve rahat bir ses tonuyla verdiği cevabı hiç unutmuyorum:

    "üçüncü dünya savaşı başladı*. amerika'nın her noktasını dev uçaklarla bombalıyorlar. şehirler dümdüz. milyonlarca ölü var. beyaz saray, pentagon, alışveriş merkezleri*, wall street, bütün gökdelenler*, bildiğiniz ne varsa hepsi yıkıldı gitti. o dolar denen para var ya, en ufak bir değeri kalmadı. hepsini yırtıp atın. amerika haritadan silindi."

    bu fantastik cevap ve bu arkadaşın müthiş rahatlığı karşısında şapşala döndüm. karşılık veremedim. gözlerimi garth algar* edasıyla yavaş yavaş televizyona doğru çevirdim. bu arkadaşı keşke o gün evimize götürseydik, maaşa bağlasaydık, gazete okuyup haberleri dinlemek yerine bütün olayları ondan öğrenseydik, hayat kesin çok daha renkli ve heyecanlı olurdu.
  • olayın yaşandığı gün new jersey'de lincoln tunnel yakınlarında, ikiz kulelere uzak olmakla beraber net bir şekilde görebildiğim okulumdaydım. amerika'ya varalı henüz 15 gün olmuştu ve ben dil okuluna giden bir taze çaylaktım. sabah daha ilk derste kolombiyalı öğretmen rafael'in çalan telefonuna baktığında yüzünde oluşan korku dolu ifadeyi unutamıyorum. dersi bırakıp camlara yöneldik. ilk binanın alev aldığını görebiliyorduk. işin ilginci ise kuzenimle daha bir kaç saat önce ikiz binaların önünden geçmiş, belirli bir mesafe sonrası bu kuleler yıkılsa bize kadar düşer mi diye ergen sorular sormuştuk. bir kaç saat uyku sonrası okula gelir gelmez karşımızda yanıyordu kulelerden biri. ilk başlarda her ne kadar kuzenimden şüphelensem de, sonra olayın ciddiyetiyle kendime geldim. ikinci uçağın çarpış anını weehawken'dan canlı gördüm. okuldan bir iki arkadaşı benimle manhattan'a gelmesi için ikna etmeye çalışsam da başarılı olamadım. tek başıma gitmeye kalktığımda başımın üzerinde dakika başı ikişer üçer uçuşan f-16 ları görünce daha da heyecanlandım. fakat manhattan'a geçmeyi başaramadım.

    sonra amerika'da baba parası yemeyen öğrencilerin acemi birliği olan benzin istasyonundaki işime gittim aynı gün. her yerde telaş, her yerde korku ve binaların yıkılması ve gelen can kaybı haberleri sonrası her yerde hüzün. ben benzin istasyonunun marketinde çalışıyorum o gün. bir kadın geldi, sigarasını, loto biletlerini aldı. e o zaman tabi ağır aksanımızdan gün gibi belli yabancıyız. hiç unutamayacağım o diyalog aynen şöyle gerçekleşti;

    kadın: nerelisin sen
    ben: türkiyeliyim
    kadın: geldiğin muz botuna bin ve ülkene geri dön seni pislik.

    bu öldürücü finali yaparken parasını ödediği sigarayla beni alnımın tam çatından vurdu ve istasyonu terk etti. baya bir süre öyle hareketsiz kaldım. yaşamımda hiç ırk, renk, din vs ayrılıkları olmadığı için hiç alınmayıp kadının cehaletine verdim olayı. o yüzden bir tepki göstermedim.

    devam eden yıllarda konuştuğum insanlar, üniversitede sınıflarda, amfilerde bu olay ile ilgili amerikalılar ile yaptığımız tartışmalar, hatta afganistan'da görev aldığım 4 aylık süre boyunca edindiğim bilgiler ve gerçekler doğrultusunda şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki ikiz kulelerin yıkılmasında amerika dışında başka hiç ama hiç bir ülkenin parmağı yoktur. çok çok milliyetçi amerikalılar dışında halkı da zaten bunu bilip kabul etmektedir. tarihin en ciddi terör(!) olayı olan 11 eylül sonrası amerika vites arttırmış ve gün itibariyle o günden bu yana korkunç bir farkla büyümüş ve güçlenmiştir. yani yıkılan bir kaç bina, verilen binlerce can karşılığında yüz milyarlarca dolar elde etmiştir. amerika insan canıyla yatırım yapıp karşılığında çok ciddi bir maddi kazanç sağlamıştır. bu düşüncemin temeli izlediğim bir kaç video ya da okuduğum bir kaç haberle değil, görev aldığım afganistan'da atılmıştır.

    ben amerikayı sevmeyen bir birey değilim. tarihini(kızılderililere yaptıkları acımasız katliam hariç), kültürünü severim. fakat george w. bush önderliğinde(arka planda aslında o da bir piyon) gerçekleşen bu katliamın tarih sayfalarında yerini almaması, hatta onun bu olaylardan sonra neredeyse kahraman ilan edilmesi de bir trajikomedidir.

    sonuç olarak, üst aklın yazdığı harika kurgu ve senaryo işe yaramış ve müthiş başarılı bir proje olmuştur. bunun yanında binlerce masum insanın canı bu iğrenç projeye feda edilmiş ve bu masum insanlar hayatlarını kaybedip ardında bıraktıkları on binlerce insanı da hiç ama hiç istemeden de olsa çok zor bir hayatla karşı karşıya bırakmak zorunda kalmıştır.
  • artık hiçbirşeyin eskisi gibi olmayacağı; düşünüş, algılayış ve korkarım belki yaşayış biçimlerimizin bile değişeceği bir geleceğin başlangıcı, kimileri için belki bir milat; bir dönüm noktası.
    (bkz: turning point)

    (bkz: donald kelley)
    (bkz: cogito)
    (bkz: epiphany)
  • zamanında nsa ve cia'in gizli belgelerini hack'leyip binlerce gizli belgesini ifşa ettiği için abd'de vatan haini ilan edilen ve rusya'ya kaçmak zorunda kalan edward snowden olayla ilgili bir çok gizli istihbarat raporunu bizzat incelediğini, saldırıların devletin işi olmadığını, tiyatro olmadığını, gerçekten de teröristler tarafından gerçekleştirildiğini ama saldırıların sonrasında dönemin abd hükümetinin ortaya çıkan panik havasını kullanarak ajandalarını gerçekleştirmek için harekete geçtiğini söylemişti.

    snowden saldırılara devletin bilerek göz yummadığını ama soğuk savaş sonrası rehavete giren istihbaratçıların bir dizi beceriksizlikler yüzünden normalde engelleyebilecekken engelleyemediğini söylüyor.

    abd meclisinin hazırladığı 600 sayfalık komisyon raporunda da benzer ifadeler var. raporda fbi/cia/nsa gibi farklı istihbarat kurumlarının aralarındaki kopukluk ve işbirliğinin olmaması yüzünden saldırılar engellenebilecekken engellenemedi diyor.

    saldırı öncesi cia ve fbi'ın sıçışlarını bir belgesel havasında anlatan bir mini dizi var. herkesin izlemesi gerekir.

    (bkz: the looming tower)
  • üzerinden 20 yıl geçse de, o dönem star tv'de olan ve haberleri istediği zaman sunan (neden haber seçtiğiyle ilgili haber) ali kırca'nın apar topar canlı yayında olayı anlatışı halen aklımda.
    ilk gökdelenin şokunu yaşarken ikincisine uçağın girişini tüm dünyayla birlikte canlı izlemiştik. sonra yavaş yavaş yanışları ve yıkılışları.
    o gün sonradan fark ettiğim bir tesadüf, üzerimde bir akrabamın getirdiği new york tişörtü ve üzerinde yavaş yavaş soyulmaya başlamış ikiz kuleler. gerçi olay bana iki ay önceden malum olmuştu ama o başka bir başlığın konusu* .

    o gün olayın ciddiyetini ve vehametini anlayıp faks modem internetimle dönemin popüler haber sitesi ntvmsnbc'den fotoğrafları kaydetmiştim. bazıları ntv canlı yayınından ekran görüntüsü olan fotoğrafları aşağıda paylaşıyorum.

    amerika yanıyor başlığı
    ikinci uçağın kuleye girişi
    ikinci kulenin patlama anı
    savaş alarmı başlığı
    insanlar kulenin yanışını izliyor
    pentagon yanıyor
    abd tarihinin en büyük terör saldırısıyla karşı karşıya başlığı
    abd'de terörist saldırılar haritası
    ilk kule yıkılıyor
    kuleden atlayan adam
    kaçışan insanlar
    manhattan'dan kaçış
    israil binaları boşaltıyor başlığı
    yıkımın dehşeti gözlerde
    yıkılmış kule
    yıkılmış kulenin içi
    molozlar içinde new york
    yanan çevre binalar
    yıkımların arasında yürüyen kadın

    itfaiyeciler bayrak direğini düzeltiyor
    abd'ye giden thy uçağı kanada'ya yönlendirildi başlığı
    bush'a haberin verildiği an
    abd'den misilleme seçenekleri haberi
    haberlerde ilk bin ladin fotoğrafları
  • canlı canlı izlediğim uncle sam yapımı ameri"kan" filmi. kurgusu falan epey iyiydi. filmin en kötü rolunü haberi kreşte alma sahnesiyle george w. bush oynamıştır.
  • amerika'nın dumur günü.
  • - uçak çarpması ile yıkılan '' dünyanın en dayanıklı kuleleri arasında '' sayılan yapılar.
    - yakıtın en yüksek derecesine çıkmadığı halde erittiği söylenen metaller ( çıksa da eritemeyecek olsa bile)
    - 1 sene saklanan bilgiler, konuşmalar, veriler
    - uçakla alakasız yerde, hatta en alt katta, binaların tabanında bulunan erimiş metaller
    - devasa binaların, neredeyse serbest düşüş hızı ile, tamamen ufalanarak mükemmel bir şekilde çökmesi
    - apartman kadar uçağın pentagon'da benim odam büyüklüğünde delik açması.
    - uçak ile alakasız katlardaki seri ve güçlü patlamalar.
    - pentagon'a çarpan devasa uçağın neredeyse tamamen erimesi.
    - kara kutuların bulunamaması

    ve daha tonlarca, akıla, mantığa, fiziğe, kimyaya, mühendisliğe ters durumun yanında hala '' komplo bunlar, siz salaksınız, gidin uyuyun kardeşim '' diyen adamların olduğunu göstermiş olaydır.

    ahh ah bir ülkem olaydı, sizi dolduraydım içine, çatır çatır yiyeydim paracıkları.

    hala insan hayatı diyen var arada yav. kocaman ülkede o öleni sen, ben önemseriz. korkma sen, onların daha uyutacak çok insanı var.

    amerika büyük güç, böyle bahanelere gerek yok diyen var. amerika sana, bana, rusya'ya, ingiltere'ye bahane olsun diye yapmıyor zaten bunları. adam kendi halkını arkasına almak için yapıyor. o savaşırken halkı ona çatır çatır para yağdırmaya devam etsin diye yapıyor bunları. olay nerelerde, sen neredesin.

    neyse ben gidip biraz uyuyorum madem...
  • o gün orada bulunan etnik gruplar içerisinde kurtulma yüzdesi en yüksek olan etnik köken türkler imiş.

    diğer etnik gruplara mensup insanların çoğu klasik acil durum prosedürünü koyun gibi takip ederken, panikleyen türkler basit kapıdan çıkma mantığıyla kendilerini kurtarmışlar.

    edit: bu entry taşak amaçlı bir entry değildir. gerçek verilere dayanmaktadır. hatta türk kimliği konulu bir araştırma yapan bir asistanın çalışmasında yer almış bu veri. ki ben bu araştırmaya dair bir link bulursam tez zamanda ileteceğimdir buraya da.
  • film new york'ta geçiyor. 11 eylül 2001'de saat sabahın 6'sında yolcu uçağı ikiz kuleler'e doğru intihar saldırısı düzenliyor. daha fotoğraf çeken cep telefonu falan yok ha. sabahın 6'sında el kamerasıyla 5 farklı açıdan çekiyor çarpmayı turistler. iki uçak çarpıyor. ve o koca kuleler temelden! yıkılıyor. bir tanesi de pentagon'a saldırı düzenliyor. fakat onun görüntüsü inanmazsın ama yok. olan yok yere ölenlere oluyor. islam terör dini olarak lanse ediliyor. abd, sefilleri oynayan rusya'dan boşalan ortadoğu'ya çörekleniyor. bir taşla bir sürü kuş vuruluyor. baya bi spoiler verdim kusura bakmayın.
hesabın var mı? giriş yap