• bir seyi kontrol etmek, duzenlemek, yanlislarindan arindirmak vs vs
    (bkz: moderator)
  • moderatörün yaptığı iş.
  • (bkz: modere)
  • sözlükte moderatörlerin işlerinden bahsederken kullandığımız sözcük. ssg ve teo'dan bahsederken de hayvanlık mı kullanmalıyız bilemedim.
  • ekşi sözlük'te olanı beni epey güldüren insanlardan mütevellit.
  • tanımını türk dil kurumu sözlüğü nde bulamadığım sözcük. (diyebilirsiniz ki canım kardeşim, hangi dünyada yaşıyorsun sen, bu türkçe bir sözcük değil ki o sözlükte olsun. haklısınız da günlük hayatta artık çok kullanılan bir sözcük bu. ayrıcana aynı sözlükte ne moderatör , ne kolaylaştırıcı , ne de kolaylaştırma sözcüklerini bulabildim. buyrun burdan yakın. içimizden bazıları başka bir dünyada yaşıyor ama hangileri acaba?)

    moderatör sözcüğünün karşılığı olarak kolaylaştırıcı kelimesi kullanıldığı üzere moderasyon için de kolaylaştırma eylemi denilebileceğini düşünüyorum. internet ortamında bazı sitelerde, ve mail gruplarında site veya grubun site-grup sahibi ve/veya moderatörleri tarafından koyulan kurallara uygun olarak işlemesini sağlama işlemi olarak tarif edilebilir. moderasyon internet dışındaki ortamlarda da yapılabilmektedir. toplantı, tartışma gibi olaylarda da kolaylaştırıcı lar bulunabilmektedir.

    hal böyle olduğu üzere moderasyon un tanımı ve moderatörün yükü site-grup kuralları ve moderatör ün belirlenen görevlerine uygun olarak değişkenlik gösterebilmektedir.

    içinde forum bulunan bazı internet siteleri ve yine bazı mail gruplarında, ekşi sözlük ve benzeri klonlarında moderasyon yapılmaktadır.

    uzun yıllardır mail grupları nda moderasyon üzerine tecrübem olduğu üzere bu iş üzerinde epey bir kafa yormuş bulunmaktayım. mail gruplarına baktığımızda moderasyonun tanımı kişisel yorum lara ve tercih lere göre epey değişmektedir. şöyle ki bazı moderatörler çok sıkı kurallar takip etmekte, özen göstermekte iken, bazıları ise moderasyonun tanımını sadece teknik konulara indirgeyerek grup içi yazışmalara hiç müdahale etmemekte küfürler, hakaretler havada uçuşurken bizzat moderatörün kendisi de fırsat kollayıp tartışmada taraf olmakta ve kafa kol girişmektedir.
  • tarih boyunca insanları yönetmenin tek bir yolu vardır. o da "içlerinden bir tanesini oyunun dışında bırakmak". eski çağlarda bu olgu kurban ve cinayet şeklinde uygulanırken çağımızdaki uygulamalar daha softtur. örneğin kurallara uymayan futbolcuyu kırmızı kart göstererek atarsınız ya da alkollü araç kullananı trafikten men edersiniz yahut kamu düzenini bozan kişiyi hapse atarsınız.

    'insanları korku ile yönetmek' insani gözle değerlendirildiğinde iyi bir şey değildir fakat yönetim bilimi açısından değerlendirildiğinde insanların, 'kurallara uymadıklarında oyunun dışında kalacaklarını, dışarıdan seyredeceklerini' bilmeleri ya da kurallara uymayanlara verilen cezaları görmeleri gerekir.

    bir örnekte iş dünyasından. gözlemlediğim iki şirket var. bir tanesi her sene ortalama bir iki personeli 'performans düşüklüğü ve yetersizlik' sebebiyle işten çıkartıyor. diğer firmada ise devlet ile uzaktan bir akrabalığı bulunduğu için işten çıkartma vakaları sık görülmüyor.

    şimdi, insani gözle bakıldığında, bir insanın işine son verilmesi son derece kötü bir olay fakat verilen örnekteki şirketler incelendiğinde işten çıkartma eğilimi gösteren şirketin personelinin iş açısından daha diri, titiz ve çalışkan olduğu görülebilir. fakat iş garantisi olan şirkette ise bir işinizi yaptırmak ölümden beterdir. sürekli personelin kişisel kaprisleri ve uyuşukluğu ile boğuşursunuz.

    bu sebeple 'yönetici' olacak kişilerin ingiliz mantığıyla ipi sağlam, arap mantığı ile kılıcı keskin olması gerekir.

    keyfi uygulamalar mı? o zaman da yöneticinin yöneticisinin kılıcı keskin olmalıdır.

    her web sözlük, yöneticinin yöneticisinin kılıcının keskinliğine bağlı olarak sanal alemde yerini alır.
  • sansürcünün modereni, kibarı ile oluşturulmuş bir örgüt.
  • sözlükte bulunması elzem olan yapılanma. ancak sözlük tarihçesi açılmadığı ve insanların atılma kriterleri göz önüne serilmedikçe her daim eleştirilecek oluşumdur aynı zamanda. bunu hazmedemiyorlarsa açsınlar tarihçeleri nedir yani. bir de vicdan dan bahsetmesinler . atılan insanlara neden atıldıklarını bile söyleme sonra vicdan. hangi vicdan bu anlamadım . gerçi bak ben kendi vicdanımı geçen akşam yemiştim o yüzden şu an vicdanın ne olduğunu anlamıyor olabilirim .
hesabın var mı? giriş yap