• küçükken almanyadan gelen eş dost sayesinde tanışılan, fakat çocuk aklıyla "merzifon" olarak hatırlanıp da aile efradına "merzifonlu çikolata istiyorum!" diye haykırıldığında düş kırıklığının en bitterini yaşatan dolgu malzemesi.
  • hollandalilarin pek sevdigi, ozellikle 5 aralik'ta st. klaas vesilesiyle meyveden ayiciga her sekil ve renge sokup butun pastanelerde sattiklari ve birbirlerine hediye ettikleri, tadi oldukca agir ve o cici cici renkleri vermek icin kullandiklari gida boyalari yuzunden de bir tuhaf olan nesne. sevimli sekillerine bir diyecegim yok ama, tadina gelince sinifta kaliyor iste, bizim halis muhlis katkisiz badem ezmemizin eline su dokemez.
  • adi arapca'dan geliyormus, "marzapan" imis kelimenin orjinali ve aslinda tatlinin degil, mallari nakletmek icin kullanilan, silindir seklinde bir tur kabin adiymis. hatta onun da oncesinde, bir olcu biriminin adiymis. nasil olduysa once kabin adina donusmus, bu kap badem sekerlemesi tasimak icin cok kullanilmis herhalde ki, zamanla kabin adi da urunun adi haline gelmis; jilet, selpak vb.'de oldugu uzere marka adinin urun adi haline gelmesi gibi. katettigi yollarda biraz da degisip marzapan iken marzipan oluvermis.

    badem sekerlemesiyle unlu diger yerler icin (bkz: algarve) (bkz: sicilya)

    e bi de tabi badem demisken (bkz: bebek badem ezmecisi)
  • gece gece burnuma kokusu gelen meret.
    hayır hamile değilim, bildiğim kadarıyla en azından. ve fakat şöyle ağzıma ağzıma tadı geliyor. yani merci çikolata bile aldım sırf içindeki marzipanlıları yiyeyim diye, bitter çikolatayı bit kadar sevmeme rağmen ritter aldım geçen, marzipanlı diye. bitterini attım, marzipanını yedim ellerimle çıkara çıkara. mağara adamı shepper gibi görünmeyi göze aldım.
    gittigidiyor'lara daldım, yiyecek içecek kategorilerini inceledim ki belki vardır olur diye. hele o alamanların marzipan brot dedikleri yok mu?
    ay ölecem. halpüse ortam gergin, tv'de 32. gün'e bakıyorum, antipatik dilipak ve en az onun kadar antipatik zeynep bilmemne var, yıkıldı türkiye yardım gemisi diye diye, ben de arabın derdi kırmızı pabuç misali marzipan diye ötüyorum.
    ay nereloloyor?
  • şekerli badem ezmesine verilen genel isim

    marzipan herkesin bildiğinden farklı olarak avrupa'da değil osmanlı saray mutfağında kullanılmak üzere üretilmiş, daha sonra osmanlı mutfağından beslenen ecnebiler vasıtasıyla ispanya ve portekiz'e, oradan da önce güney avrupa'ya ve daha sonra tüm avrupa geneline yayılmıştır. bugün ise almanya, avusturya ve iskandinav ülkelerinde bol miktarda üretim, tüketim ve ihracatı yapılmaktadır. bizim ülkemizde yüzüne bakan yoktur.

    başka bir kaynaktan aktarmam gerekirse; zamanında lubeck’te kıtlık baş gösterir. erzak depolarında yalnızca badem, şeker, yumurta ve yağ kalmıstır. şehrin fırın ustasindan, bu malzemeden, halkı açlıktan kurtaracak bir ekmek yapması istenir. böylece, ilk marzipan yapılır. bu bakımdan, marzipana almanların aşuresi de denilebilir. bu hikayeyi kim kıçından uydurmuş bilmiyorum ama içeriğine göre bol kalorili olmasından ötürü bizimkilerin parmağı var gibi geliyor bana. almanlar alınmasın ama halihazırda arapçadan gelen bir isimdir zaten.
    (bkz: marzipan hamuru)
  • %100 saf ( sıfır şeker içeriyor yani) versiyonu ve bitter çikolatadan oluşan küçük parçaların bile tamamını yeme başarısını gösteremediğim, acıdan bozma tatlımsı. şekerli olanlarının daha insancıl bir lezzeti olduğunu umduğum alman yapımı.

    almanlara not: olm gidin baklava yiyin ya, uğraşmayın yalandan.
  • acı badem ezmesi, veya içinde acı badem ezmesi bulunan kurabiye çikolata vs.
  • almanyada marzipan saf haliyle (çikolatanın içine konmadan) küçük patateslere benzeyen şekilleriyle müthiş şirin görünen küçük poşetler halinde satılır. boyutuna göre fiyatı biraz pahalı olsa da yeme de yanında yat türündendir. ayrıca (bkz: orgazmik yiyecekler)
  • tadı bildiğin acı, buruk olan zımbırtı. insanların bu kadar bayılmasına anlam veremediğim.
hesabın var mı? giriş yap