• cumartesi gecesi sakin bir şeyler dinlemek için youtube'da açtğım casta diva ile başlayan bir dizi klasik müzik sıralamasındada random olarak denk gelen opera. çok beğendim.

    zaten the fifth element filminden de bilenler bilir. insanı uzay semalarına ışınlayan, kulaklara şenlik bir bölüm var; diva'nın sahnede söylediği bir parça var, mütüş. şu
    e biraz da bu opera ile ilgili bilgi de topladım. bulduklarım da şöyle :

    "lucia di lammermoor", gaetano donizetti tarafından bestelenen ve salvatore cammarano tarafından yazılan bir opera eseridir. bu opera, sir walter scott'ın 1819 yılında yayımlanan , "the bride of lammermoor" adlı romanından uyarlanmış. ilk kez 26 eylül 1835 tarihinde venedik napoli san carlo tiyatrosu'nda sahnelenmiş.

    "the bride of lammermoor" romanı, 17. yüzyıl iskoçya'sında geçen bir aşk ve trajedi hikayesini anlatıyor. hikaye, iki aile arasındaki düşmanlığın ortasında yer alan lucia ashton adlı genç bir kadının yaşadıklarını konu alıyor;
    ana karakter olan lucia ashton, zengin ve soylu bir ailenin kızıdır. ailesi, onu politik bir ittifak sağlamak için zengin bir adam olan arturo bucklaw ile evlendirmeye karar verir. ancak, lucia, kalbinde başka birine aşık olduğu için bu evliliği istemez.
    lucia, yasak aşkını yaşadığı edgardo di ravenswood ile kaçma planları yapar. ancak, aileleri arasındaki düşmanlık ve politik entrikalar nedeniyle planları bozulur. lucia'nın erkek kardeşi enrico, edgardo'yu düşman olarak görür ve lucia'yı arturo ile evlenmeye zorlar. lucia, zoraki evlilikte büyük bir acı çeker ve sonunda zihinsel olarak çöker.

    operanın en ünlü sahnesi, lucia'nın akıl hastanesinde çılgınca bir şekilde delirmesiyle bilinen "mad scene" olarak adlandırılan bölümdür. lucia, gelinliği üzerinde kan izleri olduğunu sanarak delirir ve edgardo'yu düşlediği bir halüsinasyonla kendini öldürür.

    donizetti, bu hikayeden ilham alarak "lucia di lammermoor" operasını bestelemiş. opera, sir walter scott'un romanının temel unsurlarını korurken, donizetti'nin müziğiyle duygusal ve dramatik bir şekilde işlenmiş. "lucia di lammermoor" operası, özellikle lucia'nın çılgınlık sahnesi ve ünlü "mad scene" adlı aryasıyla tanınmaktadır.

    bu arada "lucia di lammermoor" ile "romeo ve juliet" arasında bazı benzerlikler de bulunduğu söyleniyor-yazılıyor.
    bu benzerliklerden bazıları şöyle geçiyor:

    yasak aşk: hem "lucia di lammermoor" hem de "romeo ve juliet" hikayelerinde, ana karakterler yasak bir aşk yaşarlar. her iki hikayede de aşk, aileler arasındaki düşmanlıklar ve anlaşmazlıklar nedeniyle engellenir.
    politik intrikalar: her iki hikaye de politik entrikaları ve güç mücadelelerini içerir. "lucia di lammermoor"da, lucia'nın ailesi onu zengin bir adamla evlendirerek politik bir ittifak sağlamayı amaçlar. "romeo ve juliet"te ise capulet ve montague aileleri arasındaki düşmanlık politik ve sosyal etkileri olan bir çatışmadır.
    genç yaşta ölüm: hem "lucia di lammermoor" hem de "romeo ve juliet" trajik sonlarla sonuçlanır. her iki hikayede de genç ana karakterler ölür. romeo ve juliet intihar ederken, lucia ise akıl hastanesinde kendini öldürür.
    aşkın imkansızlığı: her iki hikaye de aşkın imkansız olduğu bir ortamda geçer. romeo ve juliet'in aileleri arasındaki düşmanlık, onların aşklarını yaşamasına engel olur. lucia ve edgardo'nun ise aileleri arasındaki düşmanlık ve politik engeller, onların birlikte olmalarını zorlaştırır.

    bu benzerliklere rağmen, "lucia di lammermoor" ve "romeo ve juliet" arasında önemli farklılıklar da vardır. her iki eser de farklı yazarlar tarafından farklı dönemlerde kaleme alınmıştır ve farklı kültürel bağlamlara sahiptir. "lucia di lammermoor", 19. yüzyıl italyan opera geleneğine aittir, "romeo ve juliet" ise 16. yüzyıl ingiliz tiyatrosunun bir ürünüdür.

    operayı izlemek isteyenler için şu linki bırakayım.

    daha detaylı ileri okuma için kaynaklar şunlar:
    ...
    ...
    ...
  • bir gaetano donizetti operasidir.

    lucia'nin halusinasyon yasadigi cilginlik veya delirme ani aryasinda (il dolce sueno), orkestradan eslik eden bir ezgi hafif urkutucudur; cam armonikasi icin yazilmistir ama genellikle flut tarafindan icra edilmektedir (armonika'yi tercih ederim). "psychedelic" tabiri bu aryayi tanimlamak icin sanirim uygundur.

    tenor edgardo'nun finaldeki aryasi (tu che a dio spiegasti l'ali) ile birlikte lucia'nin arturo ile evlillik sozlesmesine imza atmasindan sonra soylenen seksteti de (chi mi frena in tal momento) kendi adima ayri bir yere koyuyorum.

    lucia'nin kotu abisi enrico tipik bir erol tas karakteridir. ravenswood ve ashton aileleri arasinda gecen trajedik hikayede asiklar (edgardo ve lucia) arasindaki iletisimin sekteye ugramasi kritiktir. bu iletisimsizlik bazi izleyicilere gulunc ve kliselesmis gelebilir. bu turden kliseler yuzunden opera sevgimiz azalir mi? nayir.

    (bkz: o bell'alma innamorata)
  • son dinlediğim versiyonlarından sonra kulaklarımı süresiz tatile çıkarmama sebep olan opera.
    (bkz: leyla gencer şan yarışması)
  • lucia'nin delirme sahnesi cok uzun olması itibariyle calmasi en yorucu sahnedir. calarken icinizden "ay artık noolur delir be kadın" dersiniz. o sahne de fifth element filminde kullanılan lucia'nin aryası ile baslar baya da uzun sürer. bu ragmen dinlemesi ve calmasi en zevkli eserlerdendir.

    sihirli flüt'e bin kere tercih ederim.

    (bkz: sinirli düdük)
  • the fifth element'da diva'nın söylediği kısmı şöyledir:

    il dolce suono
    mi colpi di sua voce!...ah, quella voce
    m' qui nel cor discesa!...
    edgardo! lo ti son resa,
    edgardo! ah! edgardo mio!
    si, ti son resa!
    fuggita io son da' toui nemici...(nemici)
    un gelo mi serpeggia nel sen!
    trema ogni fibra!... vacilla il pi!
    presso la fonte meco t'assidi alquanto...
    (si,) presso la fonte meco t'assidi

    yani;

    bu tatlı ses...
    ona ait bu tatlı ses! ah, bu ses...
    kabimin derinliklerine gömülü.
    edgardo! tekrar seninim.
    edgardo! ah! edgardo'm!
    evet, tekrar seninim.
    senin düşmanlarından kaçtım.
    kalbimde bir rahatlık var.
    her yerim titriyor. yerimde duramıyorum.
    benimle çeşmenin yanında otur.
  • ing. lucy of lammermoor. ya da lammermoor'lu lucy. bu öncelikle bir roman. sir walter scott'un yazdığı ve feodal geleneklerin hüküm sürdüğü bu iskoçya bölgesinde yaşanan aşk, ihtiras ve cinayet girişimiyle sonuçlanan ahlaki düğümleri konu alan, eski zamanların pembe dizisi.

    ilk kez napoli'de 1835'te sergilenen eserin libretto'su, verdi'nin dört operasının libretto'sunu da yazmış olan salvatore cammarano'ya ait. üç perdelik eserde, izleyicilerin konuya daha rahat adapte olabilmesi için isimler italyanca hallerine çevrilmiş. örneğin henry - enrico, lucy - lucia, norman - normanno, edgar - edgardo'ya dönüştürülmüş.

    açıkçası cammarano romana birebir bağlı kalmamıştır. hatta çoğunlukla "ay burası çok güzel, burayı alalım...hmmm burası saçma, atalım" şeklinde bir yaklaşımla yazmıştır hikayeyi. bölgeye de bir tane kale kondurmuş, öykünün bu kale içerisinde dönmesini sağlamıştır. opera ağırlıklı olarak baş kadın karakterin aryalarından oluştuğundan, bu rolü canlandıran sopranoları da meşhur etmiştir.
  • dün akşam bksm necdet aydın sahnesi'nde sergilenmiş olan, romantik dönemin önemli temsilcilerinden gaetano donizetti'nin operası. muhteşem.

    lucia di lammermoor, 1835 yılında bestelenmiş üç perdelik bir italyan operasıdır. operanın librettosu salvadore cammarano tarafından, sir walter scott'ın "the bride of lammermoor" adlı romanına dayanarak yazılmıştır.

    hikaye, iskoçya'nın lammermoor bölgesinde geçer ve ana karakteri lucia ashton'ın trajik bir aşk hikayesini anlatır. lucia, ailesinin politik nedenlerle zorla başka bir adamla evlenmesi istendiğinde, gerçek aşkı edgardo ile olan ilişkisi büyük bir dramaya dönüşür.

    opera, bel canto tarzının örneklerinden biridir ve özellikle soprano için zorlu virtüöz pasajları içerir.
    not: bel canto, müzik parçası içerisindeki duygusal farklılıkların vurgulanması, notaların daha cazibeli bir şekilde söylenmesi, melodi ve şarkı sözlerinin anlamlandırılması şeklinde bir şarkı yorumlama tekniğidir. italyanca'da "güzel şarkı söyleme" anlamında kullanılır.
    bu genel bilgilerden sonra dünkü performansa ait söylenebilecek tek bir söz var: mükemmellik.

    lucia'nın ünlü "mad scene" (lucia'nın çıldırdığı sahne) gibi bölümleri, operanın en tanınmış kısımlarıdır.
    (*lucia, gelinliği üzerinde kan izleri olduğunu sanarak delirir ve edgardo'yu düşlediği bir halüsinasyonla kendini öldürür.*)

    eserin mükemmel biçimde seyirciyi kıskıvrak yakalamasında hiç şüphe yok ki, finalde seyirciyi selamlamak üzere yöresel iskoç eteğiyle sahneye gelen ve alkışların en büyüğünü hak eden rejisör carlos vilan'ın etkisi çok fazla. orkestra şefi vladimir lungu da oldukça başarılı bir müzik şöleni yaşattı bize birbirinden değerli orkestra üyeleriyle; özellikle sahneye davet edilen çello ve arp sanatçıları ile, flüt çalan mehmet can ağaç( lucia ile düeti rüya gibiydi) ve başkemancı mesut kulak harikuladeydiler.

    lucia rolündeki soprano eylem demirhan bülbül gibi şakıdı resmen, bize o nazar değmesin güzel sesiyle hüznünü, ızdırabını, aşkını, özlemini, elemini öyle güzel geçirdi ki; bizler de seyirci olarak selamda sahneye çıktığı anda ayakta alkışladık bravo nidaları arasında.

    opera solist dansçısı gamze ertan, ilk perdeden sonuncusuna hayalet rolünde izlemesi çok keyifli, rüya gibi bir dans performansı sundu.

    lucia'nın abisi lord e. ashton olarak bariton cengiz sayın, lucia'nın sevgilisi sir edgardo di rawenswood rolünde muzaffer soydan ve tüm lucia di lammermoor ekibi seslerinize, nefeslerinize sağlık; tek tek dev birer kalpsiniz hepiniz.

    dekor ve ışık soluk kesiciydi; şu ana dek izlediğim görsel açıdan tüm ödülleri toplamayı hak eden bir tasarım söz konusuydu. daha ilk perde 1. tablodaki sahneye yansıtılan deniz dalgaları ile başlayıp; birbirine aşık iki ruhun barkovizyonda gösterilen kenetlenişine kadar en ince detayıyla dört dörtlük bir hazırlık söz konusu; yine sahnenin üst kısmında barkovizyona yansıtılan cümleler için operanın türkçeye çevirisini yapan kişiyi de kutlamak isterim; son derece şiirsel bir dille bize olanı biteni aktarıp, anlamamıza yardımcı olduğu için.

    kısacası dün gece izleme şansını bulan seyircilerden biri olduğum için çok çok mutluyum, gönül dolusu tebrik ve teşekkürler lucia di lammermoor ekibindeki herkese.

    en güzeli fotoğrafların dile gelmesi:

    1. görsel

    2. görsel

    3. görsel

    4. görsel

    5. görsel

    6. görsel

    7. görsel

    8. görsel

    9. görsel

    10. görsel

    11. görsel

    12. görsel

    13. görsel

    14. görsel

    15. görsel

    16. görsel

    17. görsel

    18. görsel

    19. görsel

    20. görsel

    21. görsel

    22. görsel

    23. görsel

    24. görsel

    25. görsel

    26. görsel

    27. görsel

    28. görsel

    29. görsel
  • necdet aydın sahnesinde izlemekte olduğum oyun
  • resmen show stopperlarla dolu bir donizetti operası.
    dönem boyu "delirme" temalı eserler nedense epey popüler. (ilk aklıma gelen giselle balesi. kronolojik olarak giselle daha önce geliyor, lucia di lammermoor ile aralarında 7 yıl var)

    neyse ne diyodum, hah: operadan epey hit çıkmış ve lakin benim için en güzeli lucy'nin 1. perdedeki aryasıdır.
    (bkz: regnava nel silenzio)
    zannediyorum dramatik soprano için yazılmış. (mezzo gibi de geliyor kulağa ama emin olamadım, bilen aydınlatırsa düzeltirim)

    okkadar güzel bir arya ki bu, ve okkadar zor ki. teknik olarak zor o ayrı, ama daha çok ifadesi, duygusu zor. delirmemişsin henüz ama her şey bi acayip görünüyor gözüne... bi ışık bulmaya çalışıyorsun tutunacak, ama her şey flu ve sönük görünüyor... umut arıyorsun yok, bi nefes arıyorsun yok... of yani.
  • söylenmesi en zor operalardan biridir.
    hatta maria callas'ın bir yerini yanlış söylediği için bir daha asla icra etmediği dillenir.
hesabın var mı? giriş yap